Vekil: İşlerini kendisine bırakanların işlerini gören, onların yapabileceklerinden daha iyisini temin eden.
"O her şeye vekildir." (En'âm: 102)
Kullarının işlerini tedbir ve idare eden, ihtiyaçları tedarik eden, zâtına yönelenlerin her şeyine kâfi olan, kendisine emanet edileni muhafaza eden, müminlerin imanını koruyan mutlak yetki sahibi O'dur.
"Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!" (Âl-i imrân: 173)
Bütün bunları yaratmak ve düzenlemekte hiçbir kimseyi vekil tutmaya ihtiyacı yoktur. Yarattıklarının işlerini onların faydaları için en güzel düzenleyen O'dur. O her şeyin yerini tutar, hiçbir şey O'nun yerini tutamaz ve O'na istinat etmeden duramaz.
Zât-ı Akdes'ine yönelenlerin her şeyine kâfidir, kim O'nun için ise O ona yeter, onun her işini görür.
"Vekil olarak Allah yeter!" (Nisâ: 171)
Her hususta ve her şeye karşı O'na tevekkül olunur. O her şey üzerine ve her şeye karşı vekildir.
Ayeti kerimede:
“Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter.” (Ahzap: 3)
Ona güvenen, ona yönelen, ondan isteyen boş çevrilmez. Allah tüm kullarına yardım edendir. Dertlere derman olan, gönüllere şifa veren, sıkıntıları gideren, hastalıklara şifa veren, kendisine sığınıldığında koruyan yegâne kuvvet, kudret sahibi Allah’tır.
Ayeti kerimede:
“Yok vazgeçmez de yüz çevirirlerse, artık bilin ki Allah sizin sahibinizdir. O ne güzel Mevlâ, ne güzel yardımcıdır! “(Enfal:40)
Tüm işlerimizde Allah’ın adıyla başlayarak ondan yardım isteriz. Çözülmez işin, işin içinden çıkılmaz tüm sıkıntılarımızı, dertlerimizi Allah’ımıza açtığımızda odur bizlere yardım eden. Allah bize vekil olarak yeter.
Ayeti kerimede:
“Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah’ındır. Vekil olarak Allah yeter!” (Nisa:132)
Ayeti kerimede :
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme, onların eziyetlerine aldırma. Allah’a tevekkül et! Vekil olarak Allah yeter! (Ahzab:48)
Tüm zalimlerin zorbalığından kötülüğünden emin kılan, onların şerlerinden muhafaza eden koruyan Allah’tır. Allah’a tevekkül edilen iş kulun samimiyetine göre hayırlı sonuca erer. Yapılabilecek her şeyi yaptıktan sonra kul Rabbine tevekkül ederek o işte hayırlısın Rabbinden diler.
Ayeti kerimede: Allah her şeyin yaratıcısıdır ve O her şeye vekildir. (Zümer: 62)
Yaratan, tek ve bir olan alemlerin Rabbi Allah her şeye şahit olup, her şeyinde vekilidir. Allah her şeye kafidir.
Ayeti kerimede:
Onlar öyle kimselerdir ki, halk kendilerine: “Düşmanlarınız olan insanlar size karşı ordu toplamışlar, onlardan korkun!” dediklerinde, bu söz onların imanını arttırdı ve üstelik: “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” dediler. (Ali İmran:173)
Allah’a güven ve iman bu derece olmalıdır. Her zaman müminlerin vekili ve yardımcısı Allah’tır. Allah ile en zor işler kolaylaşır. En mümkün olmayan zaferler elde edilir. Aklından ve hayalinden geçmeyen başarılar elde edilir.
Ayeti kerimede:
İşte Rabbiniz Allah budur, O’ndan başka ilâh yoktur. O her şeyi yaratır. Öyleyse O’na ibadet edin. O her şeye vekildir. (Enam: 102)
Kullar kulluğunu yapmalıdır. Allah bizler için hep en iyisini, en güzelini istemiştir. Şüphesiz ki zikir katı kalplerimizi yumuşatır. Dünya için değil ahiret için yaratıldığımızı bilmemizi sağlar. Kulluk Allaha şükür borucudur. Ne için yaratıldığını bilmektir, ahiret ekimidir. Allah’u Teala peygamberlerin vekil olarak göndermediğini ayeti kerimelerinde bildirmiştir.
Ayeti kerimelerde:
Belki de sen: “Ona bir hazine indirilmeli veya onunla beraber bir melek gelmeli değil miydi?” dedikleri için, sana vahyolunan âyetlerin bir kısmını bırakacak ve bu yüzden göğsün daralacaktır. Sen ancak bir uyarıcısın. Allah ise her şeye vekildir. (Hud :12)
Rabbiniz sizi daha iyi bilir. Dilerse size merhamet eder, dilerse azap eder. Biz seni onların üzerine bir vekil olarak göndermedik.(İsra : 54)
Resulüm! Şüphesiz ki biz bu Kur'an'ı insanlar için sana hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi yararınadır. Kim de saparsa kendi zararına sapmış olur. Sen onların üzerine vekil değilsin.( Zümer: 41)
Allah'tan başka dost edinenleri, Allah daima gözetlemektedir. Sen onların üzerinde vekil değilsin.(Şura: 6)
Resul’ün görevi sadece tebliğ etmektir. Allah neyi açıklayıp neyi gizlediğinizi bilir.(Maide: 99)
Allah vekil olarak yeter. Kulları üzerinde kahredici güce sahip olan Allah’tır. Allah kulları arasında hükmünü yürütecektir. Şüphesiz tüm yarattıklarına rızkını verdiği gibi imanda, hidayette sadece kendisinin izniyle olur. Burada anlamalıyız ki Allah’ın kullarına ihtiyacı yok. Allah kendisine yönelene rahmet eder.
Ayeti kerimede:
Allah dilediği kulunu zatına çeker ve kendisine yönelen kimseyi de hidayete iletir. (Şûrâ:13)
Hidayet ancak Allah’ın dilemesiyle mümkündür. Öğüt almayıp küfürde ısrar edenleri, nefsini ilah edinenleri kendi hallerine bırakır.
Ayeti kerimede: Resulüm! Gördün mü o nefis arzusunu ilâh edineni? Artık ona sen mi vekil olacaksın? (Onu şirkten sen mi koruyacaksın?)(Furkan: 43)
Kovulmuş şeytana Allah’u Teala şöyle buyurmuştur.
Ayeti kerimelerde:
Gökte burçlar yaratan, orada ışık saçan güneşi ve nurlu ay’ı vâreden Allah, yüceler yücesidir.
İbret almak ve şükretmek isteyenler için gece ile gündüzü birbiri ardınca getiren O’dur.
Rahman’ın kulları onlardır ki, yeryüzünde tevâzu ve vakar ile yürürler. Câhiller kendilerine lâf attıklarında: “Selâm!” derler.
Onlar ki, gecelerini Rabbleri için secdeye vararak ve kıyama durarak geçirirler.
Onlar ki şöyle derler: “Ey Rabbimiz! Cehennem azabını bizden uzaklaştır. Doğrusu onun azabı devamlıdır.” (İsra 61’den 65’e kadar.)
Allah’ın hıfzı himayesine aldığı peygamberlerin, evliyaların ve tüm sevdiği kulları, zatına yönelenleri korur. Allah onların vekilidir. Gerçek manada her şeyin üstünde vekil Allah’tır.
Ayeti kerimede:
De ki: “Size vekil kılınan ölüm meleği canınızı alacak, sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.”( secde:11)
Dilediğini dilediğinin üstüne vekil kılar. Allah’ın vekilliği yarattıklarına benzemez. O her şeyin üzerinde vekildir. Her hükmedenin üzerinde hükmeden Allah’tır. Hükmünde hikmet sahibi olup, hükmünü bozacak bir yaratılmış yoktur. O her şeyi yürütür, yönetir ve dilediği gibi yapar.
Hadisi şerifte:
"Yine İbnu Abbas (radıyallahu anlüma): "Halk onlara "Düşmanınız olan insanlar size karşı bir ordu topladılar, onlardan korkun" dediler. Bu, onların imanını artırdı da: "Allah bize yeter, o ne güzel vekildir" dediler" (Al-i İmran 173). ayeti hakkında şu açıklamayı yaptı: "Bunu İbrahim (aleyhisselam) ateşe atıldığı esnada söyledi, keza aynı şeyi Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam), halk kendisine: "İnsanlar size karşı toplandılar" dediği zaman söyledi." (Buhari kaynak kütübi sitte :529)
Bir hadisi şerifte de Allah meleklerin vekil yapmıştır.
"Ma'kıl İbnu Yesar (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim sabaha erdiği zaman üç kere "Euzubillahi's-semi'il-alim mineş-şeytani'r-racim" der ve Haşr suresinden üç ayet okursa, Allah onun için yetmiş bin meleği vekil tayin eder de onlar, akşam oluncaya kadar kendisine rahmet okurlar. Şayet o gün ölecek olsa şehid olarak ölür. Akşam vaktinde aynı şekilde okuyacak olsa, (keza sabaha kadar aynı şeyler sözkonusudur)." (Tirmizi kaynak kütübi sitte 819)
Allah’ın vekilliği sonsuz ve kalıcıdır. Bir sınırı olmayıp kulların tüm işlerinde vekildir. Burda önemli olan kulun Rabbine samimiyeti, tevekkülünde de samimiyetidir.
Hadisi şerifte:
"Avf İbnu Malik radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam iki kişi arasında bir hükümde bulunmuştu. Hasımlar ayrıldıkları vakit, aleyhine hükmedilen kimse:
"Hasbiyallahu ve ni'me'l-vekil (Allah bana yeterlidir. O ne iyi vekildir)!" dedi. (Bu sözü işiten) Aleyhissalatu vesselam:
"Allah Teala hazretleri aczi levmediyor (kötülüyor). Fakat sana akıllılık düşer. Ama bir şey sana galebe çalacak olursa o zaman "hasbiyallahu ve ni'me'l-vekil" de!" buyurdular."( Ebu Davud kaynak kütübi sitte: 4860)
Diğer bir hadisi şerifte:
"Ebu Said radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam:
"Sûr'un sahibi (İsrafil aleyhisselam), sûr denen sorusunu ağzına dayamış, yüzünü çevirmiş, kulağını dikmiş, üfleme emrini beklerken ben nasıl tereffühle (dünya nimetlerinden) istifade edebilirim?" buyurmuşlardı. Bu, sanki ashabına çok ağır gelmişti:
"Peki biz ne yapalım -veya ne diyelim- ey Allah'ın Resûlü?" diye sordular. Onlara: "Hasbünallah ve ni'mel-vekil (Allah bize yeter, o ne güzel vekildir!), Allah'a tevekkül ettik. -belki de "tevekkülümüz Allah'adır!" demişti- deyiniz!" diye emir buyurdular."(Tirmizi kaynak kütübi sitte: 5014)
Bu ayeti kerimeyi günde 100 defa zikir olarak çekmek çok faydalıdır. Her işimizde yürürken o işi yapılıp bitirene kadar da “Hasbiyallahü nimel vekil” Allah bize yeter. O ne güzel vekildir demek. Hem kulu çok rahatlatır. Hemde Rabbinden yardım görür. Allahtan yardım geleceğine inanmadan yapılan, vereceğini ummadan yapılan dualar kabul görmez. Burda kul Rabbiyle baş başadır. Onun samimiyetin ise Allah’u Teala bilir. Kalplerin özünü bilen Allah’tır. Müminler vekil olarakta yardımcı olarakta bana yeter demelidir. Tüm dertlerin ilacı Allah’tır. Dünya ve ahiret tüm ihtiyaçlarımızı karşılayan Yüce Allah’ımızdır.
Ayeti kerimede:
“Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size vermiştir. Allah’ın nimetlerini birer birer saymaya kalkışsanız, icmâlen bile sayamazsınız. Şüphesiz ki insan çok zâlim ve çok nankördür.”(İbrahim:34)
Tüm güç ve kudret kendisinin olan, azamet ve büyüklüğü her şeyi kuşatan, her şeyden haberdar, ilmiyle her şeyi kuşatan, her şeye şahit, her şeye vekil olan Allah’ımız bize vekil olarak yeter. Elhamdülillah.
8.55 Vekil
Vekil: İşlerini kendisine bırakanların işlerini gören, onların yapabileceklerinden daha iyisini temin eden.
"O her şeye vekildir." (En'âm: 102)
Kullarının işlerini tedbir ve idare eden, ihtiyaçları tedarik eden, zâtına yönelenlerin her şeyine kâfi olan, kendisine emanet edileni muhafaza eden, müminlerin imanını koruyan mutlak yetki sahibi O'dur.
"Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!" (Âl-i imrân: 173)
Bütün bunları yaratmak ve düzenlemekte hiçbir kimseyi vekil tutmaya ihtiyacı yoktur. Yarattıklarının işlerini onların faydaları için en güzel düzenleyen O'dur. O her şeyin yerini tutar, hiçbir şey O'nun yerini tutamaz ve O'na istinat etmeden duramaz.
Zât-ı Akdes'ine yönelenlerin her şeyine kâfidir, kim O'nun için ise O ona yeter, onun her işini görür.
"Vekil olarak Allah yeter!" (Nisâ: 171)
Her hususta ve her şeye karşı O'na tevekkül olunur. O her şey üzerine ve her şeye karşı vekildir.
Ayeti kerimede:
“Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter.” (Ahzap: 3)
Ona güvenen, ona yönelen, ondan isteyen boş çevrilmez. Allah tüm kullarına yardım edendir. Dertlere derman olan, gönüllere şifa veren, sıkıntıları gideren, hastalıklara şifa veren, kendisine sığınıldığında koruyan yegâne kuvvet, kudret sahibi Allah’tır.
Ayeti kerimede:
“Yok vazgeçmez de yüz çevirirlerse, artık bilin ki Allah sizin sahibinizdir. O ne güzel Mevlâ, ne güzel yardımcıdır! “(Enfal:40)
Tüm işlerimizde Allah’ın adıyla başlayarak ondan yardım isteriz. Çözülmez işin, işin içinden çıkılmaz tüm sıkıntılarımızı, dertlerimizi Allah’ımıza açtığımızda odur bizlere yardım eden. Allah bize vekil olarak yeter.
Ayeti kerimede:
“Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah’ındır. Vekil olarak Allah yeter!” (Nisa:132)
Ayeti kerimede :
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme, onların eziyetlerine aldırma. Allah’a tevekkül et! Vekil olarak Allah yeter! (Ahzab:48)
Tüm zalimlerin zorbalığından kötülüğünden emin kılan, onların şerlerinden muhafaza eden koruyan Allah’tır. Allah’a tevekkül edilen iş kulun samimiyetine göre hayırlı sonuca erer. Yapılabilecek her şeyi yaptıktan sonra kul Rabbine tevekkül ederek o işte hayırlısın Rabbinden diler.
Ayeti kerimede: Allah her şeyin yaratıcısıdır ve O her şeye vekildir. (Zümer: 62)
Yaratan, tek ve bir olan alemlerin Rabbi Allah her şeye şahit olup, her şeyinde vekilidir. Allah her şeye kafidir.
Ayeti kerimede:
Onlar öyle kimselerdir ki, halk kendilerine: “Düşmanlarınız olan insanlar size karşı ordu toplamışlar, onlardan korkun!” dediklerinde, bu söz onların imanını arttırdı ve üstelik: “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir!” dediler. (Ali İmran:173)
Allah’a güven ve iman bu derece olmalıdır. Her zaman müminlerin vekili ve yardımcısı Allah’tır. Allah ile en zor işler kolaylaşır. En mümkün olmayan zaferler elde edilir. Aklından ve hayalinden geçmeyen başarılar elde edilir.
Ayeti kerimede:
İşte Rabbiniz Allah budur, O’ndan başka ilâh yoktur. O her şeyi yaratır. Öyleyse O’na ibadet edin. O her şeye vekildir. (Enam: 102)
Kullar kulluğunu yapmalıdır. Allah bizler için hep en iyisini, en güzelini istemiştir. Şüphesiz ki zikir katı kalplerimizi yumuşatır. Dünya için değil ahiret için yaratıldığımızı bilmemizi sağlar. Kulluk Allaha şükür borucudur. Ne için yaratıldığını bilmektir, ahiret ekimidir. Allah’u Teala peygamberlerin vekil olarak göndermediğini ayeti kerimelerinde bildirmiştir.
Ayeti kerimelerde:
Belki de sen: “Ona bir hazine indirilmeli veya onunla beraber bir melek gelmeli değil miydi?” dedikleri için, sana vahyolunan âyetlerin bir kısmını bırakacak ve bu yüzden göğsün daralacaktır. Sen ancak bir uyarıcısın. Allah ise her şeye vekildir. (Hud :12)
Rabbiniz sizi daha iyi bilir. Dilerse size merhamet eder, dilerse azap eder. Biz seni onların üzerine bir vekil olarak göndermedik.(İsra : 54)
Resulüm! Şüphesiz ki biz bu Kur'an'ı insanlar için sana hak olarak indirdik. Artık kim doğru yolu seçerse kendi yararınadır. Kim de saparsa kendi zararına sapmış olur. Sen onların üzerine vekil değilsin.( Zümer: 41)
Allah'tan başka dost edinenleri, Allah daima gözetlemektedir. Sen onların üzerinde vekil değilsin.(Şura: 6)
Resul’ün görevi sadece tebliğ etmektir. Allah neyi açıklayıp neyi gizlediğinizi bilir.(Maide: 99)
Allah vekil olarak yeter. Kulları üzerinde kahredici güce sahip olan Allah’tır. Allah kulları arasında hükmünü yürütecektir. Şüphesiz tüm yarattıklarına rızkını verdiği gibi imanda, hidayette sadece kendisinin izniyle olur. Burada anlamalıyız ki Allah’ın kullarına ihtiyacı yok. Allah kendisine yönelene rahmet eder.
Ayeti kerimede:
Allah dilediği kulunu zatına çeker ve kendisine yönelen kimseyi de hidayete iletir. (Şûrâ:13)
Hidayet ancak Allah’ın dilemesiyle mümkündür. Öğüt almayıp küfürde ısrar edenleri, nefsini ilah edinenleri kendi hallerine bırakır.
Ayeti kerimede: Resulüm! Gördün mü o nefis arzusunu ilâh edineni? Artık ona sen mi vekil olacaksın? (Onu şirkten sen mi koruyacaksın?)(Furkan: 43)
Kovulmuş şeytana Allah’u Teala şöyle buyurmuştur.
Ayeti kerimelerde:
Gökte burçlar yaratan, orada ışık saçan güneşi ve nurlu ay’ı vâreden Allah, yüceler
yücesidir.
İbret almak ve şükretmek isteyenler için gece ile gündüzü
birbiri ardınca getiren O’dur.
Rahman’ın kulları onlardır ki, yeryüzünde tevâzu ve vakar ile yürürler. Câhiller
kendilerine lâf attıklarında: “Selâm!” derler.
Onlar ki, gecelerini Rabbleri
için secdeye vararak ve kıyama durarak geçirirler.
Onlar ki şöyle derler: “Ey Rabbimiz! Cehennem azabını bizden uzaklaştır. Doğrusu onun azabı devamlıdır.” (İsra 61’den 65’e kadar.)
Allah’ın hıfzı himayesine aldığı peygamberlerin, evliyaların ve tüm sevdiği kulları, zatına yönelenleri korur. Allah onların vekilidir. Gerçek manada her şeyin üstünde vekil Allah’tır.
Ayeti kerimede:
De ki: “Size vekil kılınan ölüm meleği canınızı alacak, sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.”( secde:11)
Dilediğini dilediğinin üstüne vekil kılar. Allah’ın vekilliği yarattıklarına benzemez. O her şeyin üzerinde vekildir. Her hükmedenin üzerinde hükmeden Allah’tır. Hükmünde hikmet sahibi olup, hükmünü bozacak bir yaratılmış yoktur. O her şeyi yürütür, yönetir ve dilediği gibi yapar.
Hadisi şerifte:
"Yine İbnu Abbas (radıyallahu anlüma): "Halk onlara "Düşmanınız olan insanlar size karşı bir ordu topladılar, onlardan korkun" dediler. Bu, onların imanını artırdı da: "Allah bize yeter, o ne güzel vekildir" dediler" (Al-i İmran 173). ayeti hakkında şu açıklamayı yaptı: "Bunu İbrahim (aleyhisselam) ateşe atıldığı esnada söyledi, keza aynı şeyi Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam), halk kendisine: "İnsanlar size karşı toplandılar" dediği zaman söyledi." (Buhari kaynak kütübi sitte :529)
Bir hadisi şerifte de Allah meleklerin vekil yapmıştır.
"Ma'kıl İbnu Yesar (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Kim sabaha erdiği zaman üç kere "Euzubillahi's-semi'il-alim mineş-şeytani'r-racim" der ve Haşr suresinden üç ayet okursa, Allah onun için yetmiş bin meleği vekil tayin eder de onlar, akşam oluncaya kadar kendisine rahmet okurlar. Şayet o gün ölecek olsa şehid olarak ölür. Akşam vaktinde aynı şekilde okuyacak olsa, (keza sabaha kadar aynı şeyler sözkonusudur)." (Tirmizi kaynak kütübi sitte 819)
Allah’ın vekilliği sonsuz ve kalıcıdır. Bir sınırı olmayıp kulların tüm işlerinde vekildir. Burda önemli olan kulun Rabbine samimiyeti, tevekkülünde de samimiyetidir.
Hadisi şerifte:
"Avf İbnu
Malik radıyallahu anh
anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu
vesselam iki kişi arasında bir hükümde bulunmuştu. Hasımlar ayrıldıkları vakit,
aleyhine hükmedilen kimse:
"Hasbiyallahu ve ni'me'l-vekil (Allah bana yeterlidir. O ne iyi
vekildir)!" dedi. (Bu sözü işiten) Aleyhissalatu
vesselam:
"Allah Teala hazretleri aczi levmediyor (kötülüyor). Fakat sana akıllılık düşer. Ama bir şey sana galebe çalacak olursa o zaman "hasbiyallahu ve ni'me'l-vekil" de!" buyurdular."( Ebu Davud kaynak kütübi sitte: 4860)
Diğer bir hadisi şerifte:
"Ebu Said radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu
vesselam:
"Sûr'un sahibi (İsrafil aleyhisselam), sûr denen sorusunu
ağzına dayamış, yüzünü çevirmiş, kulağını dikmiş, üfleme emrini beklerken ben
nasıl tereffühle (dünya nimetlerinden) istifade
edebilirim?" buyurmuşlardı. Bu, sanki ashabına çok ağır gelmişti:
"Peki biz ne yapalım -veya ne diyelim- ey Allah'ın Resûlü?" diye sordular. Onlara: "Hasbünallah ve ni'mel-vekil
(Allah bize yeter, o ne güzel vekildir!), Allah'a tevekkül ettik. -belki de
"tevekkülümüz Allah'adır!" demişti- deyiniz!" diye emir
buyurdular."(Tirmizi kaynak kütübi sitte: 5014)
Bu ayeti kerimeyi günde 100 defa zikir olarak çekmek çok faydalıdır. Her işimizde yürürken o işi yapılıp bitirene kadar da “Hasbiyallahü nimel vekil” Allah bize yeter. O ne güzel vekildir demek. Hem kulu çok rahatlatır. Hemde Rabbinden yardım görür. Allahtan yardım geleceğine inanmadan yapılan, vereceğini ummadan yapılan dualar kabul görmez. Burda kul Rabbiyle baş başadır. Onun samimiyetin ise Allah’u Teala bilir. Kalplerin özünü bilen Allah’tır. Müminler vekil olarakta yardımcı olarakta bana yeter demelidir. Tüm dertlerin ilacı Allah’tır. Dünya ve ahiret tüm ihtiyaçlarımızı karşılayan Yüce Allah’ımızdır.
Ayeti kerimede:
“Kendisinden isteyebileceğiniz her şeyi size vermiştir. Allah’ın nimetlerini birer birer saymaya kalkışsanız, icmâlen bile sayamazsınız. Şüphesiz ki insan çok zâlim ve çok nankördür.”(İbrahim:34)
Tüm güç ve kudret kendisinin olan, azamet ve büyüklüğü her şeyi kuşatan, her şeyden haberdar, ilmiyle her şeyi kuşatan, her şeye şahit, her şeye vekil olan Allah’ımız bize vekil olarak yeter. Elhamdülillah.