Allah
Celildir.
Bir büyük evliya
bu ismi şerifi şöyle
açıklamıştır.
Celîl: Celâlet ve ululuk sahibi
olan.
O'nun zâtı da
sıfatları da büyüktür. Hiçbir kayıt ve kıyas kabul etmeksizin azamet sahibidir.
Hüküm ve fermanı her yerde yürüyen, hazineleri tükenmeyen, veziri olmayan
hükümdar O'dur. Unutmayan Âlim, yorulmayan Kâdir O'dur. Kudreti büyüktür,
rahmeti ve keremi büyüktür, afv ve ğufrânı büyüktür. Bütün celâl sıfatlarıyla
muttasıftır.
Ayeti
kerimede:
"Bugün hüküm,
yücelerin yücesi ulu Allah'ındır." (Mümin: 12)
Her türlü
büyüklüğün ve her türlü fazl-u keremin sahibi
O'dur.
Azamet, ululuk,
yücelik, kibriyâ... gibi büyüklük nişânesi olan ne kadar kemâlât varsa hepsi
O'na mahsustur. Her türlü övgü ve tâzim ancak O'na
yaraşır.
“
Buyurmuştur.
İmam Gazali
Hazretleri esmaül hüsna şerhi EL'CELİL ismi şerifi şöyle
anlatılmıştır.
O, Celâl sıfatları
ile Muttasıf olandır.
Celâl sıfatları,
kimseye muhtaç olmamak, hakimiyet, Tekaddüs, ilim ve kudretten ibarettir. Bu
sıfatların hepsini birden ihtiva eden Mutlak cemdir ki, o da
Allah'tır..,
Allah'ın Kebir
olması, zatının kemâline, Celil olması Sıfatının kemâline Azim olması ise her
ikisinin (Zatının ve sıfatının) kemâline
racidir...
Sonra Celâl
Sıfatı, O'nu idrak eden basiret'e nispet edildiğinde, ona Cemâl denilir.
Onunla muttasıl olana da Cemil derler. Cemil ismi aslında, gözle görünen
zahiri şekle denilmiştir, sonra iç alemindeki güzel huya denilmiştir. Mesela
Siretün, hasenetün, cemiletün iyi, güzel bir siyret derler, de bundan güzel
ahlâkı kasd ederler..
İç alem, kendisine
layık güzel sıfatları cem eden gayet mükemmel ve mütenasip olursa: ona her
bakımdan münasip olan basirete göre güzeldir. Gerçekte güzel olan. Allah'tır.
Çünkü âlemde güzellik, cemâl ve kemâl namına ne varsa hepsi Allah'ın zâtının
nurlarından, sıfatının eserlerindendir.
Varlık aleminde,
Allah'tan başka mutlak kemâl ve cemâl'e sahip olan hiç bir varlık
yoktur...
O'nu bilen, O'nun
cemâlini gören kişi ancak idrak edebilir bunun mânasını.. Çünkü öyle bir behçet
ve sevinç, neşe ve sürür kaplar ki içini bütün cennet nimetlerini unutur gider,
O'nun Cemâli karşısında,
Şurası da bir
gerçektir ki, gözle görünen zahiri olan şekil güzelliği ile kalp gözü ile
görünen batıni mânâ güzelliği arasında hiç bir münasebet ve ilgi
yoktur...
Bu mevzuu, İHYA
isimli Kitabımızda Muhabbet bölümünde derinlemesine
işledik.
Onun CELİL VE
CEMİL olduğu, her Cemil'in de mahbûb olduğu sabit olunca, o, (Allah)
kendisine inananların maşukudur!
İşte bu sebepledir
ki, Cenab-ı Hak Ariflerin mahbubu olmuştur. Tıpkı zahiri suretlerin körler
tarafından değil de gözleri gören kimselere mahbub olduğu gibi.
Tenbih:
Kullardan celil ve
cemil olan, gören kalplerin lezzet duyacağı güzel ahlâkla muttasıf olandır.
Dış görünüşe kulak asma!
“
Buyurmuştur.
Allahu Teala tüm
ilimlerin ve kavrayışların ötesindedir.O ilimleri kuşatmıştır.Zerre dahi
ilminden ayrı olamaz.Tüm
yaratılanlar Allaha muhtaç olup ,Allah ise hiçbir şeye ihtiyacı
olmayandır.Sonsuz sameddir.Bilinirliğide sonsuzdur,bilinmezliğide sonsuzdur.Yani
sonsuz Celildir.