Metin5 | alan |
---|---|
0105.Bakara | 105. Kitap ehlinden olan kâfirler de müşrikler de size Rabbinizden bir hayır inmesini istemezler. Oysa Allah kimi dilerse onu Rahmetiyle mümtaz kılar. Allah büyük lütuf sahibidir. |
0115.Bakara | 115. Doğu da batı da Allah’ındır. Yüzünüzü hangi cihete çevirirseniz çevirin, vech-i ilâhî oradadır. Şüphesiz ki Allah’ın (Rahmeti ve kudreti) geniştir, O her şeyi bilendir. |
0157.Bakara | 157. İşte Rablerinden bağışlamalar ve Rahmet hep onlaradır, yalnızca onlar doğru yolu bulmuşlardır. |
0178.Bakara | 178. Ey iman edenler! Öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı. Hüre karşılık hür, köleye karşılık köle, kadına karşılık kadın (öldürülür). Bununla beraber (katil) bir kimse kendi lehine kardeşi (öldürülenin velisi) tarafından affedilirse, bundan sonra iyiye uymak ve (öldürülenin velisine) güzelce diyet ödemek gerekir. Bu (uygulama) Rabbinizden size bir kolaylık ve Rahmettir. Buna rağmen her kim ki bundan sonra haddi aşarsa, onun için elem verici bir azap vardır. |
0218.Bakara | 218. Onlar ki iman ettiler, hicret ettiler, Allah yolunda cihad ettiler. Böyleleri Allah’ın Rahmetini umarlar. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir. |
08.Ali İmran | 8. (Onlar şöyle yalvarırlar): “Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola hidayet ettikten sonra kalplerimizi saptırıp döndürme. Bize kendi nezdinden bir Rahmet ver. Şüphesiz ki bağışı en bol olan sensin.” |
074.Ali İmran | 74. Rahmetini dilediğine tahsis eder. Allah büyük lütuf ve kerem sahibidir. |
0107.Ali İmran | 107. Yüzleri ağaranlara gelince; onlar Allah’ın Rahmeti içindedirler, orada ebedî kalacaklardır. |
0157.Ali İmran | 157. Andolsun ki Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz, şunu iyi bilin ki Allah’ın bağışlaması ve Rahmeti, onların (dünyada) topladıklarından çok daha hayırlıdır. |
0159.Ali İmran | 159. Allah’ın Rahmeti sayesindedir ki, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba ve katı yürekli olsaydın, etrafından dağılır giderlerdi. Onları affet ve bağışlanmaları için duâ et. İşlerinde müminlerle istişare et! Müşavereden sonra bir de azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et. Çünkü Allah tevekkül edenleri (kendisine bağlananları) sever. |
052.Nisa | 52. Bunlar Allah’ın lânetlediği kimselerdir. Allah’ın Rahmetinden uzaklaştırdığı (lânetli) kimseye gerçek bir yardımcı bulamazsın. |
096.Nisa | 96. Kendi katından dereceler, mağfiret ve Rahmet vermiştir. Allah çok bağışlayıcı ve çok merhametlidir. |
0113.Nisa | 113. Eğer Allah’ın lütfu ve Rahmeti üzerinde olmasaydı, onlardan bir gürûh seni saptırmaya yeltenmişti. Halbuki onlar kendilerinden başkasını saptıramazlar, sana da bir zarar veremezler. Allah sana Kitab’ı ve hikmeti indirmiş ve sana bilmediğini öğretmiştir. Allah’ın senin üzerindeki lütuf ve nimeti çok büyüktür. |
0175.Nisa | 175. Allah kendisine inanıp da O’na sımsıkı sarılanları kendi katından bir Rahmete ve lütufa kavuşturacak, onları kendisine götüren doğru bir yola eriştirecektir. |
012.Enam | 12. De ki: “Göklerde ve yerde olanlar kimindir?” De ki: “Allah’ındır.” O, Rahmeti kendi üzerine yazmıştır. Andolsun ki hepinizi, geleceğinde şüphe olmayan kıyamet gününde bir araya toplayacaktır. Kendilerini hüsrana uğratanlara gelince, onlar iman etmezler. |
054.Enam | 54. Âyetlerimize inananlar sana geldiklerinde onlara de ki: “Üzerinize selâm olsun!” Rabbiniz Rahmeti kendi üzerine yazdı. Sizden kim, bilmeyerek bir kötülük yapar, sonra ardından tevbe edip de kendini düzeltirse, şüphesiz ki Allah bağışlar ve merhamet eder. |
0133.Enam | 133. Rabbin Ganî’dir ve Rahmet sahibidir. Sizi başka bir kavmin soyundan meydana getirdiği gibi, dilerse sizi ortadan kaldırıp yok eder ve sizden sonra yerinize dilediği bir milleti getirir. |
0147.Enam | 147. Eğer seni yalanlarlarsa de ki: “Rabbiniz geniş Rahmet sahibidir. Fakat O’nun azabı da günahkârlar güruhundan geri çevrilmez.” |
0154.Enam | 154. Sonra iyilik edenlere nimetimizin tamamlanması ve her şeyi geniş bir şekilde açıklanması için, hidayet ve Rahmet olmak üzere Musa’ya Kitab’ı verdik. Umulur ki Rablerine kavuşacaklarına iman ederler. |
0157.Enam | 157. Veya: “Bize de kitap indirilseydi, biz onlardan daha doğru yolda olurduk.” dememeniz için. İşte size Rabbinizden açık bir delil, hidayet ve Rahmet gelmiştir. Allah’ın âyetlerini yalanlayan ve onlardan yüz çevirenden daha zâlim kim olabilir? Âyetlerimizden yüz çevirenleri, yüz çevirdiklerinden dolayı azabın en kötüsü ile cezalandıracağız. |
049.Araf | 49. “Allah’ın Rahmetine eriştirmeyeceğine dair yemin ettiğiniz kimseler bunlar mıdır?” (Ve cennet ehline dönerek derler ki): “Girin cennete! Artık size hiçbir korku yoktur, sizler mahzun da olmayacaksınız.” |
052.Araf | 52. Andolsun ki biz onlara ilim ile açıkladığımız, inanan bir topluluk için hidayet ve Rahmet olarak bir kitap getirdik. |
056.Araf | 56. Islâh edildikten sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Korkarak ve umarak O’na duâ edin. Muhakkak ki Allah’ın Rahmeti muhsinlere yakındır. |
057.Araf | 57. O ki rüzgârları Rahmetinin önünde müjdeci gönderir. Nihayet o rüzgârlar ağır ağır bulutları yüklenince, onu ölü bir memlekete sevkederiz. Onunla oraya su indirir ve o su ile orada her türlüsünden meyveler çıkarırız. İşte ölüleri de biz böyle çıkaracağız. Umulur ki bundan ibret alırsınız. |
072.Araf | 72. Böylece biz de Hûd’u ve onunla beraber olanları katımızdan bir Rahmetle kurtardık. Âyetlerimizi yalanlayıp da iman etmemiş olanların da kökünü kestik. |
0151.Araf | 151. Musa: “Ey Rabbim! Beni ve kardeşimi bağışla, bizi Rahmetinin içine dâhil et. Sen merhametlilerin en merhametlisisin.” dedi. |
0154.Araf | 154. Musa’nın öfkesi geçtikten sonra levhaları aldı. Onların bir nüshasında: “Rablerinden korkanlar için hidayet ve Rahmet vardır.” yazılmıştı. |
0156.Araf | 156. “Bize dünyada da iyilik yaz, ahirette de. Biz sana yöneldik.” Allah buyurdu ki: “Ben kimi dilersem onu azabıma uğratırım. Rahmetim ise her şeyi kuşatmıştır. Ben onu Allah’tan korkup kötülükten sakınanlara, zekâtını verenlere ve âyetlerimize imân etmiş olanlara yazacağım.” |
0203.Araf | 203. Onlara bir âyet getirmediğin zaman: “Sen kendin bir tane derleyip getirseydin ya!” derler. De ki: “Ben ancak Rabbimden bana vahyedilene uyarım. Bu, Rabbinizden gelen basîretlerdir (kalp gözlerini açan beyanlardır). İman eden bir topluluk için hidayet ve Rahmettir.” |
021.Tevbe | 21. Rableri onları kendi katından bir Rahmet ve hoşnutluk ile içinde tükenmez nimetler bulunan cennetlerle müjdeler. |
061.Tevbe | 61. Onların içinde öyleleri vardır ki, Peygamber’i incitirler. “O her söyleneni dinleyen bir kulaktır.” derler. Resulüm! De ki: “O sizin için bir hayır kulağıdır. Allah’a inanır, müminlere inanır ve içinizden iman edenler için bir Rahmettir.” Allah’ın Peygamber’ini incitip üzenlere acıklı bir azap vardır. |
068.Tevbe | 68. Allah münafık erkeklere, münafık kadınlara ve kâfirlere ebedî kalacakları cehennem ateşini hazırlamıştır. Bu onlara yeter. Allah onlara lânet etmiş, Rahmetinden uzaklaştırmıştır. Onlar için sürekli bir azap vardır. |
071.Tevbe | 71. Mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velileri (dostları ve yardımcıları)dırlar. Onlar iyiliği emreder, kötülükten menederler. Namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler. Allah’a ve Peygamber’ine itaat ederler. İşte Allah onlara Rahmet edecektir. Şüphesiz ki Allah Azîz’dir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
099.Tevbe | 99. Bedevilerden öylesi de vardır ki, Allah’a ve ahiret gününe inanır, harcayacağını Allah katında yakınlığa ve Peygamber’in duâlarını almaya vesile edinir. Bilesiniz ki o harcadıkları şeyler, onlar için bir yakınlıktır. Allah onları Rahmetinin içine koyacaktır. Şüphesiz ki Allah bağışlayandır, merhamet edendir. |
021.Yunus | 21. Kendilerine dokunan bir sıkıntıdan sonra insanlara bir Rahmet tattırsak, hemen âyetlerimiz hakkında bir tuzak düşünürler. De ki: “Allah’ın tuzağı daha çabuktur.” Şüphesiz ki kurduğunuz tuzakları elçilerimiz yazıyorlar. |
057.Yunus | 57. Ey insanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, hastalanmış gönüllere bir şifâ ve müminler için hidayet rehberi ve Rahmet gelmiştir. |
058.Yunus | 58. De ki: “Ancak lütfu ve Rahmetiyle, evet işte asıl bunlarla sevinsinler. Bu, onların toplayıp biriktirdiklerinden daha hayırlıdır.” |
086.Yunus | 86. “Ve bizi Rahmetinle kâfirler gürûhundan kurtar!” |
09.Hud | 9. Andolsun ki, biz insana tarafımızdan bir Rahmet tattırsak, sonra da ondan çekip alsak, o hemen ümitsizliğe düşer ve nankör olur. |
017.Hud | 17. Rabbinden gelen apaçık bir delile dayanan ve O’nun katından bir şâhidi olan, ayrıca kendisinden önce de önder ve Rahmet olarak Musa’nın kitabı (elinde) bulunan kimse, inkârcılar gibi midir? İşte bunlar Kur’an’a inanırlar. Bu hiziplerden (gruplardan) kim onu inkâr ederse, cehennem ateşi onun varacağı yerdir. Bundan hiç şüphe etme! Doğrusu o, Rabbin tarafından indirilmiş haktır. Fakat insanların çoğu inanmazlar. |
028.Hud | 28. Nuh dedi ki: “Ey kavmim! Eğer ben Rabbimden gelen apaçık bir delil üzerinde isem ve O bana kendi katından bir Rahmet vermiş de, bu sizin gözlerinizden gizli bırakılmış ise buna ne dersiniz? Hoşlanmadığınız halde, biz sizi ona zorlayacak mıyız?” |
058.Hud | 58. Emrimiz gelince Hud’u ve beraberindeki iman edenleri katımızdan bir Rahmetle kurtardık. Onları çok çetin bir azaptan kurtuluşa erdirdik. |
060.Hud | 60. Böylece bu dünyada da kıyamet gününde de lânete uğradılar. İyi bilin ki Âd kavmi Rablerini inkâr ettiler. İyi bilin ki Hud’un kavmi Âd, Allah’ın Rahmetinden uzak kılındı. |
063.Hud | 63. Dedi ki: “Ey Kavmim! Eğer ben Rabbimden apaçık bir delil (mucize) üzerinde isem ve O bana kendinden bir Rahmet vermişse! Buna ne dersiniz? Peki ben O’na âsi olursam, beni Allah’tan kim korur? Demek siz bana ziyanımı artırmaktan başka bir şey yapmayacaksınız!” |
066.Hud | 66. Nihayet emrimiz gelince, Sâlih’i ve beraberindeki inananları, katımızdan bir Rahmet olarak o günün rezilliğinden kurtardık. Doğrusu Rabbin pek kuvvetlidir ve Azîz’dir. |
068.Hud | 68. Sanki orada hiç oturmamışlardı. Biliniz ki Semud kavmi Rablerini inkâr etmişti, biliniz ki Semud kavmi Allah’ın Rahmetinden uzak düşmüştü. |
073.Hud | 73. Dediler ki: “Allah’ın işine mi şaşıyorsun? Ey ev halkı! Allah’ın Rahmeti ve bereketleri sizin üzerinizdedir. Şüphesiz ki O övülmeye lâyıktır, iyiliği boldur.” |
094.Hud | 94. Emrimiz gelince, Şuayb’ı ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir Rahmetle kurtardık. Zulmedenleri o korkunç ses yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar. |
0119.Hud | 119. Ancak Rabbinin Rahmetine nâil olanlar müstesnâdır. (Onlar bu ihtilâfın dışında kalmışlardır). Esasen onları bunun için (Rahmet etmek için) yaratmıştır. Rabbinin: “Andolsun ki ben cehennemi cinlerle ve insanlarla dolduracağım!” sözü tamamen yerine gelmiştir. |
056.Yusuf | 56. Böylece biz Yusuf’u o memlekette yerleştirip kendisine mevki verdik. Orada istediği yerde konaklayabilirdi. (Dilediğini yapar, dilediği gibi hareket ederdi). Biz Rahmetimizi kime dilersek ona isabet ettiririz ve biz güzel davrananların mükâfatını zâyi etmeyiz. |
087.Yusuf | 87. “Ey oğullarım! Gidin, Yusuf’u ve kardeşinizi iyice araştırın. Allah’ın merhametinden ümidinizi kesmeyin. Çünkü kâfirler topluluğundan başkası Allah’ın Rahmetinden ümidini kesmez.” |
0111.Yusuf | 111. Andolsun ki peygamberlerin kıssalarında akıl sahipleri için ibretler vardır. Bu (Kur’an) uydurulabilecek bir söz değildir. Ancak kendinden önce gelen kitapları tasdik eden, inanan bir kavme her şeyi açıklayan, doğru yolu gösteren bir hidayet ve bir Rahmettir. |
056.Hicr | 56. İbrahim dedi ki: “Rabbinin Rahmetinden sapıklardan başka kim ümit keser?” |
064.Nahl | 64. Resulüm! Biz bu Kitab’ı sana, sırf anlaşmazlığa düştükleri şeyleri onlara açıklaman ve iman eden bir topluluğa da hidayet ve Rahmet olması için indirdik. |
089.Nahl | 89. O gün her ümmete kendilerinden bir şâhit göndeririz ve seni de bunların üzerine şâhit olarak getiririz. Biz bu Kitab’ı sana her şey için bir açıklama, bir hidayet ve Rahmet kaynağı, müslümanlar için bir müjde olarak indirdik. |
018.İsrâ | 18. Kim bu çarçabuk geçen dünyayı isterse, biz de burada ona, evet kimi dilersek ona, dilediğimiz kadar hemen veririz. Sonra da ona cehennemi hazırlarız. Kınanmış ve Rahmetimizden kovulmuş olarak oraya girer. |
028.İsrâ | 28. Eğer Rabbinden beklediğin bir Rahmeti elde etmek için onlardan (o fakirlerden) yüz çeviriyorsan, hiç olmazsa kendilerine tatlı bir söz söyle. |
057.İsrâ | 57. Onların çağırdıkları da, Rablerine hangisi daha yakın olacak diye vesile ararlar. O’nun Rahmetini umarlar, azabından korkarlar. Zira Rabbinin azabı (korkunçtur), sakınılacak bir azaptır. |
082.İsrâ | 82. Biz Kur’an’dan öyle şeyler indiriyoruz ki, müminler için şifâ ve Rahmettir. Zâlimlerin ise yalnızca ziyanını artırır. |
087.İsrâ | 87. Ancak Rabbinden bir Rahmet olarak (bâki kalmıştır). Çünkü O’nun senin üzerindeki lütfu çok büyüktür. |
0100.İsrâ | 100. De ki: “Rabbimin Rahmet hazinelerine eğer siz sahip olsaydınız, harcamakla tükenir korkusuyla muhakkak cimrilik ederdiniz. Gerçekten insan pek cimridir. |
010.Kehf | 10. Hani o gençler mağaraya sığınmışlar ve: “Ey Rabbimiz! Bize kendi katından Rahmet ver ve işimizde doğruyu göster, bizi başarılı kıl.” demişlerdi. |
016.Kehf | 16. Onlara: “Madem ki siz onlardan ve Allah’tan başka taptıkları şeylerden ayrıldınız, o halde mağaraya sığının ki, Rabbiniz size Rahmetinden genişlik versin ve işinizde size bir kolaylık hazırlasın.” denildi. |
065.Kehf | 65. Derken kendisine nezdimizden bir Rahmet verdiğimiz, tarafımızdan has bir ilim öğrettiğimiz bir kulumuzu (Hızır’ı) buldular. |
082.Kehf | 82. “Duvar ise, şehirde iki yetim oğlana âitti. Duvarın altında bu oğlanlar için saklı bir hazine vardı. Babaları da sâlih bir kimse idi. Rabbin diledi ki onlar erginlik çağına ulaşsınlar ve Rabbinden bir Rahmet olarak hazinelerini çıkarsınlar. Ben bunları kendiliğimden yapmadım. İşte dayanamadığın işlerin içyüzü budur.” |
098.Kehf | 98. Zülkarneyn: “Bu Rabbimden bir Rahmettir. Rabbimin belirlediği vakit gelince, onu yerle bir eder, Rabbimin verdiği söz şüphesiz ki gerçektir.” dedi. |
02.Meryem | 2. Bu, Zekeriyâ kuluna Rabbinin Rahmetini bir anıştır. |
021.Meryem | 21. Cebrail: “Bu böyledir.” dedi. Rabbin buyurdu ki: “Bu bana kolaydır. Biz onu insanlar için bir mucize ve katımızdan da bir Rahmet kılacağız. Bu, önceden kararlaştırılmış bir iştir.” |
044.Yâsin | 44. Ancak bizim tarafımızdan bir Rahmet ile ve bir süreye kadar geçinmeleri müstesnâ. |
07.Mü’min | 7. Arş'ı taşıyan ve onun çevresinde bulunanlar Rablerini hamd ile tesbih ederler. O'na iman ederler ve müminler için de mağfiret dilerler. (Şöyle derler): "Ey Rabbimiz! Senin Rahmetin ve ilmin her şeyi kuşatmıştır. Tevbe edip senin yoluna uyanları bağışla, onları cehennem azabından koru." |
09.Mü’min | 9. "Onları kötülüklerden koru! Sen kimi kötülüklerden korursan, o gün muhakkak ki onu Rahmetine mazhar etmiş olursun. İşte bu en büyük kurtuluştur." |
050.Meryem | 50. Onlara Rahmetimizden bağışta bulunduk, onların herkesçe övülüp hayırla yâdedilmelerini sağladık. |
053.Meryem | 53. Rahmetimizden, kardeşi Harun’u bir peygamber olarak ona bağışladık. |
075.Enbiyâ | 75. Onu Rahmetimizin içine aldık. Çünkü o sâlihlerden idi. |
084.Enbiyâ | 84. Biz de onun bu niyazını kabul etmiş, uğradığı sıkıntıyı kaldırmış, tarafımızdan bir Rahmet ve kulluk edenler için bir hatıra olmak üzere ona hem âilesini hem de kaybettikleriyle beraber bir mislini daha vermiştik. |
086.Enbiyâ | 86. Onları Rahmetimizin içine aldık. Onlar gerçekten sâlihlerdendi. |
0107.Enbiyâ | 107. Resulüm! Biz seni âlemlere Rahmet olarak gönderdik. |
056.Nûr | 56. Namazı kılın, zekâtı verin, Peygamber’e itaat edin ki Rahmete erdirilesiniz. |
048.Furkan | 48. Rüzgârları Rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen O’dur. Biz gökten tertemiz bir su indirdik. |
059.Furkan | 59. O ki gökleri, yeri ve ikisinin arasında bulunanları altı günde yarattı. Sonra Arş’ı istivâ etti. (Oturdu, oradan mülkünü yönetmektedir). Rahman’dır. (O’nun Rahmeti bütün varlıkları kaplamıştır. Varlık ve hayat O’nun Rahmetinin eseridir. Bütün kâinata Allah’ın Arş’ından hayat ve vücut dağıtmaktadır). Bunu bir bilene sor! (Sana gerçekten böyle olduğunu anlatacaktır). |
019.Neml | 19. Onun bu sözüne gülercesine tebessüm etti ve şöyle dedi: “Ey Rabbim! Bana ve ana babama verdiğin nimete şükretmemi ve hoşnud olacağın iyi işi yapmamı gönlüme ihsan eyle. Rahmetinle beni sâlih kullarının arasına kat!” |
063.Neml | 63. Yoksa karanın ve denizin karanlıkları içinde size yol gösteren ve Rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderen mi? Allah ile beraber başka bir ilâh mı var? Allah onların ortak koştukları şeylerden çok yücedir. |
077.Neml | 77. Ve o, müminler için gerçekten bir hidayet rehberi ve bir Rahmettir. |
043.Kasas | 43. Andolsun ki biz Musa’ya önceki nesilleri helâk ettikten sonra, iyice düşünüp öğüt alsınlar diye; insanları basiret (kalp gözü) sahibi yapan ve onlar için bir hidayet ve Rahmet olan o Kitab’ı verdik. |
046.Kasas | 46. Biz Musa’ya hitabettiğimiz zaman Tur’un yanında da değildin. Fakat sen, kendinden önce onlara uyarıcı gelmeyen bir kavmi uyarman için Rabbinden bir Rahmet olarak gönderildin. Belki düşünüp öğüt alırlar. |
073.Kasas | 73. Geceyi ve gündüzü Rahmetinden ötürü sizin için yarattı ki, geceleyin dinlenesiniz, (gündüzün) Allah’ın lütfunu arayasınız ve şükredesiniz. |
086.Kasas | 86. Sen bu Kitab’ın sana indirileceğini ummuyordun. Bu sana Rabbinden bir Rahmettir. O halde sakın kâfirlere arka çıkma. |
021.Ankebut | 21. O dilediğine azap eder, dilediğine Rahmet eder. Hepiniz O’na döndürüleceksiniz. |
023.Ankebut | 23. Allah’ın âyetlerini ve O’na kavuşmayı inkâr edenler; işte onlar benim Rahmetimden ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. |
051.Ankebut | 51. Kendilerine okunan Kitab’ı sana indirmiş olmamız onlara yetmiyor mu? Şüphesiz ki iman eden bir kavim için bunda Rahmet ve öğüt vardır. |
033.Rûm | 33. İnsanlara bir zarar dokunduğu zaman, Rablerine yönelerek O’na yalvarırlar. Sonra onlara katından bir Rahmet tattırınca da, içlerinden bir grup hemen Rablerine şirk koşarlar. |
036.Rûm | 36. İnsanlara bir Rahmet tattırırsak buna sevinirler. Şayet yaptıklarından dolayı başlarına bir kötülük gelirse, hemen ümitsizliğe kapılırlar. |
046.Rûm | 46. Rüzgârları (yağmurun yağacağına, aşılamanın yapılacağına) müjdeciler olarak göndermesi O’nun delillerindendir. Tâ ki size Rahmetinden tattırsın, gemiler O’nun emriyle yüzsün ve siz O’nun lütfundan (nasibinizi) arayasınız. Umulur ki şükredersiniz. |
050.Rûm | 50. Allah’ın Rahmetinin eserlerine bir bak! Yeryüzünü ölümünden sonra nasıl diriltiyor? Şüphesiz ki O, ölüleri de mutlaka diriltecektir. O, her şeye kâdirdir. |
03.Lokman | 3. O Kitap ki, muhsinler için hidayet rehberi ve Rahmettir. |
017.Ahzab | 17. Resulüm! De ki: “Eğer Allah size bir kötülük dilemişse, sizi O’ndan koruyacak, veya size Rahmet etmeyi dilemişse (ona engel olacak) kim vardır? Onlar Allah’tan başka ne bir dost ne de bir yardımcı bulabilirler! |
043.Ahzab | 43. Sizi karanlıklardan aydınlığa çıkarmak için Rahmet eden O’dur. Melekleri de size duâ ederler. Allah müminlere karşı çok merhametlidir. |
02.Fâtır | 2. Allah'ın insanlar için açacağı herhangi bir Rahmeti tutacak yoktur. O'nun tuttuğunu O'ndan sonra salıverecek de yoktur. O Azîz'dir, hikmet sahibidir. |
09.Sad | 9. Yoksa O Aziz ve Vehhâb olan Rabbinin Rahmet hazineleri onların yanında mıdır? |
043.Sad | 43. Bizden bir Rahmet ve akl-ı selim sahipleri için de bir hatıra olmak üzere ona hem âilesini hem de onlarla beraber bir mislini daha bağışladık. |
09.Zümer | 9. Yoksa o, geceleyin secde ederek ve kıyamda durarak ibadet eden, ahiretten korkan ve Rabbinin Rahmetini dileyen kimse gibi midir? De ki: "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" Ancak sağlam akıl sahipleri öğüt ve ibret alırlar. |
038.Zümer | 38. Andolsun ki onlara: "Gökleri ve yeri kim yarattı?" diye sorsan, elbette: "Allah'tır!" derler. De ki: "Öyle ise söyleyin bana; eğer Allah bana bir zarar vermek isterse, Allah'ı bırakıp da taptıklarınız, O'nun verdiği zararı giderebilir mi? Yahut Allah bana bir Rahmet dilerse, O'nun bu Rahmetini önleyebilirler mi?" De ki: "Allah bana yeter." Tevekkül edenler ancak O'na tevekkül etsinler. |
053.Zümer | 53. De ki: "Ey kendilerine kötülük edip haddi aşan kullarım! Allah'ın Rahmetinden ümidinizi kesmeyin. Allah bütün günahları bağışlar. Çünkü O çok bağışlayan, çok merhamet edendir." |
032.Fussilet | 32. "Çok bağışlayıcı, çok Rahmet edici Allah'ın bir fazl-u keremi olarak." |
050.Fussilet | 50. Eğer başına gelen zarardan sonra tarafımızdan kendisine bir Rahmet tattıracak olursak: "Bu benim hakkımdır. Kıyametin kopacağını da sanmıyorum. Şayet Rabbime döndürülecek olsam bile, O'nun katında benim için daha güzel şeyler vardır." der. Andolsun ki biz o inkâr edenlere yaptıklarını elbette haber vereceğiz ve onlara çok ağır bir azaptan elbette tattıracağız. |
08.Şûrâ | 8. Allah dileseydi onları bir tek ümmet yapardı. Fakat O, dilediğini Rahmetine sokar. Zâlimlerin ise hiçbir dostu ve yardımcısı yoktur. |
028.Şûrâ | 28. O ki, (insanlar) ümitlerini kestikten sonra yağmuru indirir, Rahmetini her tarafa yayar. O hakiki dosttur, övülmeye lâyık olandır. |
048.Şûrâ | 48. Eğer yüz çevirirlerse, biz seni onların üzerine bekçi göndermedik. Sana düşen yalnız tebliğ etmektir. Biz insana tarafımızdan bir Rahmet tattırırsak, o buna sevinir. Eğer ellerinin yaptıkları yüzünden başlarına bir kötülük gelirse, o zaman da insan pek nankördür! |
032.Zuhruf | 32. Rabbinin Rahmetini onlar mı paylaştırıyorlar? Dünya hayatında onların maişetlerini (geçimliklerini) kendi aralarında biz taksim ettik. Kimini kimine derece derece üstün kıldık ki, bir kısmı bir kısmını iş adamı edinsin, (böylece kaynaşsınlar). Rabbinin Rahmeti onların biriktirdikleri şeylerden daha hayırlıdır. |
035.Zuhruf | 35. Ve onları altın ziynetlere boğardık. Bütün bunların hepsi sadece dünya hayatının geçimliğidir. Ahiret ise Rabbinin katında muttakilere (O'nun azabından sakınıp Rahmetine sığınanlara) mahsustur. |
06.Duhan | 6. Bu, Rabbinden bir Rahmettir. Gerçekten O, işiten ve bilendir. |
020.Câsiye | 20. Bu (Kur'an) insanların kalp gözlerini açacak bir nur, kesin olarak inanan bir toplum için hidayet ve Rahmettir. |
030.Câsiye | 30. İman edip de sâlih ameller yapanlara gelince, Rableri onları Rahmetine sokar. Bu ise apaçık kurtuluşun tâ kendisidir. |
012.Ahkaf | 12. Daha önce de rehber ve Rahmet olarak Musa'nın kitabı vardı. Bu ise, zâlimleri korkutmak ve iyilik yapanlara müjde olmak üzere Arap lisanı ile indirilmiş doğrulayıcı bir kitaptır. |
025.Fetih | 25. Onlar inkâr edenlerdir, sizi Mescid-i haram'ı ziyaretten ve bekletilmekte olan kurbanlıkları da yerlerine gitmekten alıkoyanlardır. Eğer onların arasında (Mekke'de) kendilerini henüz tanımadığınız mümin erkeklerle mümin kadınları bilmeyerek çiğnemek suretiyle üzüntüye kapılmanız ihtimali olmasaydı (fetih için Allah size izin verirdi). Allah dilediklerine Rahmet etmek için böyle yapmıştır. Eğer onlar birbirlerinden ayrılmış olsalardı, biz o küfredenleri elbette acıklı bir azapla azaplandırırdık. |
035.Kamer | 35. Katımızdan bir Rahmet olarak. Biz şükredeni işte böyle mükâfatlandırırız. |
013.Hadid | 13. O gün ki, erkek münâfıklarla kadın münâfıklar, iman edenlere: ‘Bize bakınız, nurunuzdan alalım!' diyeceklerdir. Onlara: ‘Dönün ardınıza da bir nur arayın!' denilir. Nihayet onların arasına, içinde Rahmet, dışında azap bulunan kapalı bir sur çekilir. |
028.Hadid | 28. Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve Peygamber'e inanın ki; size Rahmetini iki kat versin, ışığında yürüyeceğiniz bir nur ihsan etsin ve sizi bağışlasın. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhametlidir. |
011.Mülk | 11. Ve böylece günahlarını itiraf ederler. Çılgınca yanan ateş halkı (Allah'ın Rahmetinden) uzak olsun! |
031.İnsan | 31. Dilediğini Rahmetinin içine sokar. Zâlimlere ise elem verici bir azab hazırlamıştır. |