Bu Duayı 10 Kişiye Gönder Bir Mucize ile Karşılaşacaksın Mesajlarının Arkasındaki Korkunç Gerçekler.
Allah rızası geçiyor diyor bu mesajları paylaşan saf Müslüman kardeşlerimiz çok dikkatli olmalıdır. Bu mesajları paylaşmamakla vebal altına girilmez fakat bunları paylaşmak nice Müslümanlara zarar vermektedir.
Bunu yapan kişilerin çoğunluğu maddi menfaatleri için yapmaktadır. Ne kadar beğeni ve paylaşım yapılırsa feyzbuk ta para kazanılmaktadır. Sosyal medyalarda menfaate dayalı takipçi artırmak içinde yapılır. Ama bunların arkasında daha korkunç niyetler taşıyan kişiler vardır. İnsanların inançlarıyla alay etme, inançlarını bozma, imanlarını zayıflatma, haktan koparma gibi şeytana hizmet eden masonların yaptığı çalışmalardır.
Bu mesajlarda ilk dikkat çeken mucize kelimesidir. 10 kişiye yolla mucize ile karşılaş. Mucize sadece peygamberlerde görülür. Keramet ise evliyalarda görülür veya görülmez. Keramet veli olmanın şartı değildir.
Şâh-ı Nakşibend -kuddise sırruh- Hazretlerimiz'e:
"Efendim , sizden hiç keramet husule gelmiyor . " denildiğinde:
"Sırtımızda taşıdığımız bunca vebal yüküne rağmen, ayakta durmamızdan büyük keramet mi olur?" diye cevap veriyorlar.
Allah rızası için yapılan hiçbir amele menfaat girmemelidir. Bunların ise niyetleri zaten bellidir. Yayan saf Müslümanların suçu yoktur. Çünkü Allah rızası için iyi niyetle paylaşmıştır. Fakat her Müslümanın bu üçkâğıtçı, dolandırıcı, hilekâr kişilerin oyunlarına gelmemelidir. Çünkü bu mesajlar zayıf imanlı kardeşlerimizi imanından etmektedir. Buda şeytani planlarına amacına ulaştırmaktadır.
Bu mesaja inanan kişiler yarın mucize ile karşılaşacaksın denildiğinde bu mucizeyi bekler. Gerçekleşmeyince de imanıda zayıf olduğundan kayar gider. Demek ki gerçekleşmiyormuş gibisinden laflar eder. Müslümanların bu tür şeyleri yapmasına hiç gerek yoktur. Çünkü bizim dualarımızı her an dinleyen, dualarımızı icabet eden bir Rabbimiz var. Ona istediğimiz zaman ve istediğimiz kadar dua edebiliriz. Dualar ihlasla edilmeli, kabulü beklenmeli, duaları sağlam imanla ,âlemlerin Rabbinden isteğimizin bilincinde olmalıyız. Allah herşeye kadirdir. Bize bizden yakındır. Dualarımızda ısrar etmeliyiz. Allahtan hayırlısını dilemeliyiz. Hayır, görünen şer, şer görünen hayır olabilir. Bu sebeple kul Rabbine bağını artıracak, dua ve ibadetle ona yaklaşacak, ona tam tevekkül edecektir. Dua kabul edileceğine inanarak edilmelidir. Kalpten edilen dualar kabul görür. Kısaca örnek vermek gerekirse hasta birisi şifa istiyorsa bulamıyorsa, belki onun hasta olması şifa bulmasından hayırlıdır. İnsan aciz kaldığında Rabbinin ona ne kadar yakın olduğunu, kul kendisinin hükümsüz olduğunu, herşeye takdir edenin Rabbi olduğuna iman eder. Şüphesiz şifayı verende O’dur. Belki iyileşse sağlıklı iken azacak, şeytana uyacak ve ahiretini kaybedecektir. Hele bu ahir zamanda imanı korumak çok zordur. Fakir zenginlik istese ve verilse belki de bunla şımaracak ve hatta Rabbini anmayı bile unutacaktır. Çünkü insan nankördür, cahildir. İnsan aslında sırf hasta iken değil her an Rabbine muhtaçtır. Bunu hakiki iman sahipleri çok iyi bilir. Bu kullar sadece Rabbini dara düştüğünde, sıkıntıya düştüğünde Rabbine yönelmez. Sağlıkta, hastalıkta, üzüntü ve sevinçte, her halde Rabbine tövbe ve istiğfar eder, şükür ve hamd ederler. İmanları görünüşte kalmamış kalbe işlemiştir. Zaten Allahu Teâlâ'nın her takdirine boyun eğip razı olan kul, Allah'ın büyük rahmetine erişmiştir. Ona korkuda yoktur. Dönüşümüz Rabbimizedir ,O bize yeter.
Konumuza dönecek olursak teknoloji ilerlemişken bu mesajlar kâğıtlara yazılırdı. Bu kâğıtlarda eğer bunu yaymazsan sakat kalırsın, azaba uğrarsın, belâ gelir gibi korkutmalar vardı. Bu kâğıdı yayanların ise herşeyi elde ediceği yazıyordu. Gençliğimizde okulda bizede bu kâğıttan verilmişti. Bizde fotokopi çektirecek paramız yoktu. Başımıza bir şey gelir diye bizde o zamanlar korkarak bu yazıyı yazıp evlerin kapısına bırakmıştık. Bu sosyal medyalar yokken dahi olan birşeydi. Bu şeytana hizmet edenlerin bu işleri bilerek yaptıklarının kanıtıdır. İnançlarımızla alay etmekteler ve inançlarımızı bozmaya çalışmaktalar. Kul Rabbinden istemeli ona tam güvenmelidir. O zaman bu tür şeylere ihtiyaçta duymaz. Allah’ın emir ve yasaklarına uymak her kulun vazifesidir. Kul kul olacak. Kulluğunu layıkıyla yapmaya çalışacak. Hiçbir amelini yüce Rabbimize yakıştıramayacak. Çünkü O âlemlerin rabbidir. Âlemlerden müstağni ve Ganidir. Kul ise aciz ve zayıftır ne yapabilir. Burada niyet çok önemlidir. İhlasla kılınan iki rekât namaz Rabbimiz kabul ederse , yedi yüz katı kadar sevap ihsan edebilir. Buda kısa zamanda çok sevap demektir. Yani halis niyet ve ihlas şarttır. Müslümanlar bunu yakalamak için çabalamalıdır.
Eskiden beri bu kâğıtları yayanlar günümüzün teknolojisiyle şekil değiştirmiştir. Tehdit etse artık günümüzde kimse korkmayacağından bu tehditleri kaldırmışlardır. Sadece Allah rızası ve mucize kelimeleri kullanılıyor. Hacdan geliyor bu duayı yayın diye sesli ve yazılı mesajlar var. Bunları Yaymayınız. Bunu yayanların niyetleri iyide olsa dediğimiz gibi saf ve imanı az Müslümanların hem inançlarını, hem de imanlarını zedelemektedir. Bir Müslümanın bunlara ihtiyacı yoktur. Kul Rabbinin herşeye kadir olunduğunu, kendisini hem görüldüğünü ,hem duyduğunu yakinen iman edecek. İman artırmak için elinden geleni yapıcak, cahil kalmayacak, kurandan ve sünnetten haberi olucak. Bunu yaparak İslam’ı öğrenmeli ve yaşamalıyız.
Bir şey daha var ki kanserli hastaların fotoğraflarını paylaşırlar. Dua bekliyoruz diye sosyal medyalara paylaşırlar. İnsanların duygularından da faydalanırlar. Birçok kişi beğenir paylaşır. Oysa kanserli hastası bile yoktur. Bu menfaatçi kişiler böyle böyle sosyal medyalardan para için her türlü yalanı, her türlü düzenbazlığı, her türlü şerefsizliği yaparlar.
Bilgi açısından söylüyoruz bunlardan çok var. Ancak yüzde 1’i gerçektir, yüzde 99’u menfaat için hilelerle yapıyor.
Yine günümüzün teknolojik yalanlarından beni takip et, bin takipçi kazan gibi tivitırlara, feyzbuklara gelmektedir. Kısaca yalan söyleme günahı : artık bu teknoloji ve cahillikle yüzler kızarmadan yapılmaktadır. İnsanların zayıflıkları, inançları, duyguları yönünden kandırılmaktadırlar. Eskiden beri yaptıklarından çok geliştirdiler. İnsan psikolojisinide iyi bilirler.
Menfaatçi kişileride bırakalım. Burada şeytanın tuzakları var. Kul boş işler yapmamalıdır. Bu işler ise hem kulları oyalıyor, hem zamanlarını, hem imanlarını kaybettiriyor. Görünüşte Allah rızası olsada ,hayır olarak görülse de öyle değildir. Saf duygularla besleniyorlar. Kul Rabbine samimi oldukça zaten bunlara ihtiyaç duymaz. Allah rızası kelimesini kullananlar elbet bu yükün altından kalkamayacaklardır. Bizler duaların yayılmasını elbette isteriz. Bunlar Allah için yapılmalı. menfaat girmemeli,dualar inancımızı bozacak tarzda olmamalı,birilerinin çıkarları için yapılmamalıdır. Öyle iğrenç şeyler var ki anlatılamaz. Hastası yok iken sosyal medyalarda bağış toplayanlarda var. Sırf bir kaç kişi. o kişiyi takip etsin diye yapanlarda var.
Bilmeden yayana sözümüz yok ama iste onun arkasındaki menfaat döngüsü ve olumsuz etkileri fazladır. Yararından çok zararları göz önünde bulundurmalıdır. Mucize gerçekleşecek, kesin duan kabul olacak, her istediğin olacak gibi kelimelerle halk kandırılmaktadır. Kul bunlarla uğraşacağına Rabbine karşı eksikleri gidermelidir. İmanını artırmalı, namazını doğru kılmalı, Allah Teâlâ’nın emirlerine harfiyen uymalıdır. Sonra ise tam tevekkül ile Rabbimizin takdirlerine razı olmalıdır. Rızık Rabbimizin elindedir dilediğine dilediği kadar verir. Vermediğini alacak, verdiğine engel olacak hiçbir yaratılmış yoktur. Tek, bir ve tek yaratıcı olan, herşeye hüküm eden, hiçbir şeye muhtaç olmayan Samed O’dur. Âlemlerin Rabbine hamd ve şükürler olsun.
Bu yazı bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. Aklımıza gelmişken televizyonlarda satılan sahte ve sağlıksız koşullarda ilaçlar satılmaktadır. Her zaman ne olduğu belirsiz kanallarda reklamlarla satılmaktadır. Devlet inşallah bunlarada müdahale eder. Elektronik postalarda, maillerde peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurdu, yayın diye uydurma şeyler yollayanlar var. Ayet ve hadis bilmeyenler bunları yayar. Televizyonlarda sahte ürünler, ballar, çörek otu yağları, pusuları bozuk ve sahte seccadeler satanlarda var. Özellikle sağlınızı etkileyecek şeylere çok dikkat ediniz. Hepsini aynı kefeye koymuyoruz ama ucuz ve ne olduğu belirsiz kişilerin sattılarına dikkat ediniz. Şu, şu, şu duaları kitapları var deyip ,başka dualar yollayıp, halkın parasını yolanlarda var. Bu tür Dolandırıcı, hilekâr, sahtekâr kişilere asla aldanmayın. Yine televizyonlarda ucuz ürün diye satılan telefonlara, tabletlere dikkat ediniz. Güvenilir olmayan, genelde televizyonlarda ucuz ürünlere aldanmayın kanmayın. Dediğimiz gibi devlet keşke bu kanalları kapasa. Bilmiyoruz içlerinden hileli,sahte ürün satmayanlar var mıdır? Bu sebeple tüm Müslüman kardeşlerimiz aklını kullanmalı bunlara para kaptırmamalıdır.
feyzbuklarda zekâ testi diyen geçen şeylere ayrıca dikkat ediniz. Bunlara tıklayanlar, telefonlarını yazanlar bir şekilde dolandırılıyor. Bir yere abone olmuş oluyor. Her ay para kesiliyor. Bunları kendimiz tıkladığımızdan ve bilmeden kabul edildiğinden sanırız yasal olarak şuçta sayılmıyor. Oysa buda iğrenç bir dolandırıcılıktır. Bildiklerimizi sizlerle paylaşıyoruz. Dikkatli ve tedbirli davranmak Müslümana yakışır. Alışveriş indirimi gibi mesajlar, hesabınız güvende değil şuraya tıklayınız gibi mesajlara dikkat ediniz. Hepsi bir değil fakat herkesin dikkatli olması için bir hatırlatma yapmaktayız.
Güvensiz yerlerden ucuza alınan ürünlerin içinden salatalık gibi alay eder tarzda şeyler çıkmaktadır. Hem paranıza yazık, hem de bu dolandırıcıların alay konusu olmayın. İnşallah daya bilinçli, daha bu suçluları yakalayan ve ağır cezalar veren sistemler gelişir.
Bu ahlaksızlar yüzünden toplumda güven kalkmıştır. Özellikle yaşlı annelerimiz, babalarımız ve yakınlarımız bu televizyonlardaki ürünlere kanmaktadır. Onlarda bu konularda bilgilendirmeli sahte olduğu söylenmelidir. Bunlara devlette inşallah kökten çözüm bulmalı, bu reklamları yayınlayan kanalara ağır cezalar vermeli, gerekirse kapatmalıdır.
Özgülük adı altında nice dolandırıcılıklara vesile olan kanallara müdahale şarttır.
Sayılamayacak kadar çok dolandırıcılık türü geliştirilmiştir. İnternet ortamlarında da dikkatli olmalıyız. Allah (c.c) bu gibi pisliklerin şerrinden cümlemizi muhafaza buyursun. Amin.
Kurtuluş.
Allah rızası geçiyor diyor bu mesajları paylaşan saf Müslüman kardeşlerimiz çok dikkatli olmalıdır. Bu mesajları paylaşmamakla vebal altına girilmez fakat bunları paylaşmak nice Müslümanlara zarar vermektedir.
Bunu yapan kişilerin çoğunluğu maddi menfaatleri için yapmaktadır. Ne kadar beğeni ve paylaşım yapılırsa feyzbuk ta para kazanılmaktadır. Sosyal medyalarda menfaate dayalı takipçi artırmak içinde yapılır. Ama bunların arkasında daha korkunç niyetler taşıyan kişiler vardır. İnsanların inançlarıyla alay etme, inançlarını bozma, imanlarını zayıflatma, haktan koparma gibi şeytana hizmet eden masonların yaptığı çalışmalardır.
Bu mesajlarda ilk dikkat çeken mucize kelimesidir. 10 kişiye yolla mucize ile karşılaş. Mucize sadece peygamberlerde görülür. Keramet ise evliyalarda görülür veya görülmez. Keramet veli olmanın şartı değildir.
Şâh-ı Nakşibend -kuddise sırruh- Hazretlerimiz'e:
"Efendim , sizden hiç keramet husule gelmiyor . " denildiğinde:
"Sırtımızda taşıdığımız bunca vebal yüküne rağmen, ayakta durmamızdan büyük keramet mi olur?" diye cevap veriyorlar.
Allah rızası için yapılan hiçbir amele menfaat girmemelidir. Bunların ise niyetleri zaten bellidir. Yayan saf Müslümanların suçu yoktur. Çünkü Allah rızası için iyi niyetle paylaşmıştır. Fakat her Müslümanın bu üçkâğıtçı, dolandırıcı, hilekâr kişilerin oyunlarına gelmemelidir. Çünkü bu mesajlar zayıf imanlı kardeşlerimizi imanından etmektedir. Buda şeytani planlarına amacına ulaştırmaktadır.
Bu mesaja inanan kişiler yarın mucize ile karşılaşacaksın denildiğinde bu mucizeyi bekler. Gerçekleşmeyince de imanıda zayıf olduğundan kayar gider. Demek ki gerçekleşmiyormuş gibisinden laflar eder. Müslümanların bu tür şeyleri yapmasına hiç gerek yoktur. Çünkü bizim dualarımızı her an dinleyen, dualarımızı icabet eden bir Rabbimiz var. Ona istediğimiz zaman ve istediğimiz kadar dua edebiliriz. Dualar ihlasla edilmeli, kabulü beklenmeli, duaları sağlam imanla ,âlemlerin Rabbinden isteğimizin bilincinde olmalıyız. Allah herşeye kadirdir. Bize bizden yakındır. Dualarımızda ısrar etmeliyiz. Allahtan hayırlısını dilemeliyiz. Hayır, görünen şer, şer görünen hayır olabilir. Bu sebeple kul Rabbine bağını artıracak, dua ve ibadetle ona yaklaşacak, ona tam tevekkül edecektir. Dua kabul edileceğine inanarak edilmelidir. Kalpten edilen dualar kabul görür. Kısaca örnek vermek gerekirse hasta birisi şifa istiyorsa bulamıyorsa, belki onun hasta olması şifa bulmasından hayırlıdır. İnsan aciz kaldığında Rabbinin ona ne kadar yakın olduğunu, kul kendisinin hükümsüz olduğunu, herşeye takdir edenin Rabbi olduğuna iman eder. Şüphesiz şifayı verende O’dur. Belki iyileşse sağlıklı iken azacak, şeytana uyacak ve ahiretini kaybedecektir. Hele bu ahir zamanda imanı korumak çok zordur. Fakir zenginlik istese ve verilse belki de bunla şımaracak ve hatta Rabbini anmayı bile unutacaktır. Çünkü insan nankördür, cahildir. İnsan aslında sırf hasta iken değil her an Rabbine muhtaçtır. Bunu hakiki iman sahipleri çok iyi bilir. Bu kullar sadece Rabbini dara düştüğünde, sıkıntıya düştüğünde Rabbine yönelmez. Sağlıkta, hastalıkta, üzüntü ve sevinçte, her halde Rabbine tövbe ve istiğfar eder, şükür ve hamd ederler. İmanları görünüşte kalmamış kalbe işlemiştir. Zaten Allahu Teâlâ'nın her takdirine boyun eğip razı olan kul, Allah'ın büyük rahmetine erişmiştir. Ona korkuda yoktur. Dönüşümüz Rabbimizedir ,O bize yeter.
Konumuza dönecek olursak teknoloji ilerlemişken bu mesajlar kâğıtlara yazılırdı. Bu kâğıtlarda eğer bunu yaymazsan sakat kalırsın, azaba uğrarsın, belâ gelir gibi korkutmalar vardı. Bu kâğıdı yayanların ise herşeyi elde ediceği yazıyordu. Gençliğimizde okulda bizede bu kâğıttan verilmişti. Bizde fotokopi çektirecek paramız yoktu. Başımıza bir şey gelir diye bizde o zamanlar korkarak bu yazıyı yazıp evlerin kapısına bırakmıştık. Bu sosyal medyalar yokken dahi olan birşeydi. Bu şeytana hizmet edenlerin bu işleri bilerek yaptıklarının kanıtıdır. İnançlarımızla alay etmekteler ve inançlarımızı bozmaya çalışmaktalar. Kul Rabbinden istemeli ona tam güvenmelidir. O zaman bu tür şeylere ihtiyaçta duymaz. Allah’ın emir ve yasaklarına uymak her kulun vazifesidir. Kul kul olacak. Kulluğunu layıkıyla yapmaya çalışacak. Hiçbir amelini yüce Rabbimize yakıştıramayacak. Çünkü O âlemlerin rabbidir. Âlemlerden müstağni ve Ganidir. Kul ise aciz ve zayıftır ne yapabilir. Burada niyet çok önemlidir. İhlasla kılınan iki rekât namaz Rabbimiz kabul ederse , yedi yüz katı kadar sevap ihsan edebilir. Buda kısa zamanda çok sevap demektir. Yani halis niyet ve ihlas şarttır. Müslümanlar bunu yakalamak için çabalamalıdır.
Eskiden beri bu kâğıtları yayanlar günümüzün teknolojisiyle şekil değiştirmiştir. Tehdit etse artık günümüzde kimse korkmayacağından bu tehditleri kaldırmışlardır. Sadece Allah rızası ve mucize kelimeleri kullanılıyor. Hacdan geliyor bu duayı yayın diye sesli ve yazılı mesajlar var. Bunları Yaymayınız. Bunu yayanların niyetleri iyide olsa dediğimiz gibi saf ve imanı az Müslümanların hem inançlarını, hem de imanlarını zedelemektedir. Bir Müslümanın bunlara ihtiyacı yoktur. Kul Rabbinin herşeye kadir olunduğunu, kendisini hem görüldüğünü ,hem duyduğunu yakinen iman edecek. İman artırmak için elinden geleni yapıcak, cahil kalmayacak, kurandan ve sünnetten haberi olucak. Bunu yaparak İslam’ı öğrenmeli ve yaşamalıyız.
Bir şey daha var ki kanserli hastaların fotoğraflarını paylaşırlar. Dua bekliyoruz diye sosyal medyalara paylaşırlar. İnsanların duygularından da faydalanırlar. Birçok kişi beğenir paylaşır. Oysa kanserli hastası bile yoktur. Bu menfaatçi kişiler böyle böyle sosyal medyalardan para için her türlü yalanı, her türlü düzenbazlığı, her türlü şerefsizliği yaparlar.
Bilgi açısından söylüyoruz bunlardan çok var. Ancak yüzde 1’i gerçektir, yüzde 99’u menfaat için hilelerle yapıyor.
Yine günümüzün teknolojik yalanlarından beni takip et, bin takipçi kazan gibi tivitırlara, feyzbuklara gelmektedir. Kısaca yalan söyleme günahı : artık bu teknoloji ve cahillikle yüzler kızarmadan yapılmaktadır. İnsanların zayıflıkları, inançları, duyguları yönünden kandırılmaktadırlar. Eskiden beri yaptıklarından çok geliştirdiler. İnsan psikolojisinide iyi bilirler.
Menfaatçi kişileride bırakalım. Burada şeytanın tuzakları var. Kul boş işler yapmamalıdır. Bu işler ise hem kulları oyalıyor, hem zamanlarını, hem imanlarını kaybettiriyor. Görünüşte Allah rızası olsada ,hayır olarak görülse de öyle değildir. Saf duygularla besleniyorlar. Kul Rabbine samimi oldukça zaten bunlara ihtiyaç duymaz. Allah rızası kelimesini kullananlar elbet bu yükün altından kalkamayacaklardır. Bizler duaların yayılmasını elbette isteriz. Bunlar Allah için yapılmalı. menfaat girmemeli,dualar inancımızı bozacak tarzda olmamalı,birilerinin çıkarları için yapılmamalıdır. Öyle iğrenç şeyler var ki anlatılamaz. Hastası yok iken sosyal medyalarda bağış toplayanlarda var. Sırf bir kaç kişi. o kişiyi takip etsin diye yapanlarda var.
Bilmeden yayana sözümüz yok ama iste onun arkasındaki menfaat döngüsü ve olumsuz etkileri fazladır. Yararından çok zararları göz önünde bulundurmalıdır. Mucize gerçekleşecek, kesin duan kabul olacak, her istediğin olacak gibi kelimelerle halk kandırılmaktadır. Kul bunlarla uğraşacağına Rabbine karşı eksikleri gidermelidir. İmanını artırmalı, namazını doğru kılmalı, Allah Teâlâ’nın emirlerine harfiyen uymalıdır. Sonra ise tam tevekkül ile Rabbimizin takdirlerine razı olmalıdır. Rızık Rabbimizin elindedir dilediğine dilediği kadar verir. Vermediğini alacak, verdiğine engel olacak hiçbir yaratılmış yoktur. Tek, bir ve tek yaratıcı olan, herşeye hüküm eden, hiçbir şeye muhtaç olmayan Samed O’dur. Âlemlerin Rabbine hamd ve şükürler olsun.
Bu yazı bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. Aklımıza gelmişken televizyonlarda satılan sahte ve sağlıksız koşullarda ilaçlar satılmaktadır. Her zaman ne olduğu belirsiz kanallarda reklamlarla satılmaktadır. Devlet inşallah bunlarada müdahale eder. Elektronik postalarda, maillerde peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurdu, yayın diye uydurma şeyler yollayanlar var. Ayet ve hadis bilmeyenler bunları yayar. Televizyonlarda sahte ürünler, ballar, çörek otu yağları, pusuları bozuk ve sahte seccadeler satanlarda var. Özellikle sağlınızı etkileyecek şeylere çok dikkat ediniz. Hepsini aynı kefeye koymuyoruz ama ucuz ve ne olduğu belirsiz kişilerin sattılarına dikkat ediniz. Şu, şu, şu duaları kitapları var deyip ,başka dualar yollayıp, halkın parasını yolanlarda var. Bu tür Dolandırıcı, hilekâr, sahtekâr kişilere asla aldanmayın. Yine televizyonlarda ucuz ürün diye satılan telefonlara, tabletlere dikkat ediniz. Güvenilir olmayan, genelde televizyonlarda ucuz ürünlere aldanmayın kanmayın. Dediğimiz gibi devlet keşke bu kanalları kapasa. Bilmiyoruz içlerinden hileli,sahte ürün satmayanlar var mıdır? Bu sebeple tüm Müslüman kardeşlerimiz aklını kullanmalı bunlara para kaptırmamalıdır.
feyzbuklarda zekâ testi diyen geçen şeylere ayrıca dikkat ediniz. Bunlara tıklayanlar, telefonlarını yazanlar bir şekilde dolandırılıyor. Bir yere abone olmuş oluyor. Her ay para kesiliyor. Bunları kendimiz tıkladığımızdan ve bilmeden kabul edildiğinden sanırız yasal olarak şuçta sayılmıyor. Oysa buda iğrenç bir dolandırıcılıktır. Bildiklerimizi sizlerle paylaşıyoruz. Dikkatli ve tedbirli davranmak Müslümana yakışır. Alışveriş indirimi gibi mesajlar, hesabınız güvende değil şuraya tıklayınız gibi mesajlara dikkat ediniz. Hepsi bir değil fakat herkesin dikkatli olması için bir hatırlatma yapmaktayız.
Güvensiz yerlerden ucuza alınan ürünlerin içinden salatalık gibi alay eder tarzda şeyler çıkmaktadır. Hem paranıza yazık, hem de bu dolandırıcıların alay konusu olmayın. İnşallah daya bilinçli, daha bu suçluları yakalayan ve ağır cezalar veren sistemler gelişir.
Bu ahlaksızlar yüzünden toplumda güven kalkmıştır. Özellikle yaşlı annelerimiz, babalarımız ve yakınlarımız bu televizyonlardaki ürünlere kanmaktadır. Onlarda bu konularda bilgilendirmeli sahte olduğu söylenmelidir. Bunlara devlette inşallah kökten çözüm bulmalı, bu reklamları yayınlayan kanalara ağır cezalar vermeli, gerekirse kapatmalıdır.
Özgülük adı altında nice dolandırıcılıklara vesile olan kanallara müdahale şarttır.
Sayılamayacak kadar çok dolandırıcılık türü geliştirilmiştir. İnternet ortamlarında da dikkatli olmalıyız. Allah (c.c) bu gibi pisliklerin şerrinden cümlemizi muhafaza buyursun. Amin.
Kurtuluş.