Allah Kebirdir .
Ayeti kerimede:
O görülmeyeni de bilir , görüleni de bilir . Çok büyüktür , yücedir . (Rad:9) .
O , onların söylediklerinden münezzehtir , yücedir ve uludur . ( İsrâ:43) .
İmam Gazali hazretleri(k.s) esmaül hüsna şerhinde :
“çok yaşamış insana şöyle derler:
O , büyüktür , yani yaşı büyüktür . Çok yaşamıştır .
Ona azimüşşan (azim bir yaşa sahip) denilmez . Zira (Kebir büyük) kelimesi ile (Azim büyük) kelimesi ayrı ayrı yerlerde kullanılır .
Hayatı mahdut olan bir yaratık , biraz fazla yaşamakla (kebir) vasfına layık olursa , varlığının evveli ve sonu olmayan bir varlığın kebir olması pek tabiidir ki evlâdır . . . “demiştir .
Alemleri çepeçevre kuşatan Allah ebetteki alemlerden çok büyük çok yücedir . Hiçbir yarattığına benzemeyen , eşi , benzeri , dengi olmayan Rabbimiz alemlerden müstağnidir . O ganidir . Ayeti kerimelerinde bildirdiği üzere yerlerin ve göklerin mülkü sahibi Allahtır . O öyle kebirdir ki ne başlangıcı ne sonu olmayandır . Hem evveldir . Hem ahirdir .
Zahir , batini her bakımdan büyük ve yücedir . Zamana , mekana ve hiçbir yarattığına zerre muhtaç değildir . Bunun aksine tüm yaratılmışlar Allaha muhtaçtır . Tek gerçek hüküm sahibi Allahtır . Ol diyor oluyor . Dilediğini yaratır kimse engel olamaz . Hükümde onundur , emirde onundur . Bir insanın yaşamını , ölümünü , görüntüsünü , yaşayacaklarını , vereceklerini , yapacaklarını ancak Allah yüce yaratan belirler . Yaratılanların karışması mümkün değildir . Kimini erkek kimini kadın yaratır . İnsanlar anne ve babalarınıda seçemez . Allahın kaderi ve kazası mutlaka dilediği şekilde gerçekleşir .
Ayeti kerimede:
Gaybın anahtarları Allah’ın katındadır , onları O’ndan başkası bilemez . Karada ve denizde olanı da O bilir . O’nun ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez . Yerin karanlıkları içindeki tek bir tane , yaş ve kuru her şey apaçık bir kitapta (levh-i mahfuz’da) yazılmıştır . (Enam :59) .
Yeryüzünde yaşayan bütün canlıların rızkı Allah’a âittir . Allah o canlının durduğu yeri ve sonunda bırakılacağı yeri bilir . Bunların hepsi apaçık bir Kitap’ta (levh-i mahfuz’da)dır . (Hud :6) .
Herşey Allahındır . Zahiri ve batıni tüm rızıklarını dilediğine dilediği kadar verir . Tüm kainatı bozulmadan tutan ve yürüten O dur . Kıyameti koparacak yine Allahtır . Zamanını ancak o bilir . Önemli olan dünya olmayıp ahirettir . Allah iman eden , sabır eden , sâlih amel işleyen kullarına ebedi cennetlerini müjdelemektedir .
Ayeti kerimede:
İman edip de sâlih ameller işleyenler ise cennet halkıdırlar . Onlar orada ebedî kalacaklardır . (Bakara:82) .
Büyük bir müjdedir . Geçici olmayıp sonsuz olarak olarakda kalacaklardır . Dünya geçici ahiret kalıcıdır . Kısa bir dünya hayatında sabredip ahiret ekimi yapanlara , Allahın kurtardıklarına müjdeler olsun .
Dünyanın geçiciliğini nefsimize duyuralım . Allahın kanunları ise asla bozulamaz . Yerlerde göklerde onun emri altındadır . Sadece dünyada insanlara ruhsat verilmiştir . Hayır ve şer işleyebilirler . Hangisini işlerlerse kendi nefsleri içindir . Yoksa Allahu Tealanın ne ibadet edilmeye , ne kullarına , ne yardımcıya ihtiyacı vardır . Sürekli yaratır ve dilediği yapar . Rahmetiyle kullarını kurtarmak istemektedir . Bu kadar peygamberler , mucizeler , kitaplar , ayetler indiren Yüce Rabbimiz aklımızı kullanmamızı emretmektedir . Allahı bilen Allahtan en çok korkar . Allahın verdiklerine şükür etmek , emir ve yasaklarına uymak , inkar etmemek elbetteki akılla olur . Zaten hesaba çekilecekler akıl sahipleridir .
Ayeti kerimelerde:
Af yolunu tut , iyiliği emret , cÂhillerden yüz çevir . (Araf:199) .
Putlara tapanlar , müşrik olanlar akıllarını kullanmadıkları için müşrik olmuştur . Oysa yerde ve gökte Allahın varlığına deliller , işaretler vardır . Tüm yaratılanlar bir araya gelse zerre yaratamaz .
Allah ayetlerinde sürekli düşünmeye , aklımızı kullanmaya , tefekkür etmeye çağırır . İbret ve öğüt alanlara ne mutlu .
Ayeti kerimelerde:
Göklerde ve yerde bulunanlarla dizi dizi kanat çırpıp uçan kuşların Allah’ı tesbih ettiklerini görmez misin? Her biri kendi duâsını ve tesbihini bilir . Allah onların yapmakta olduklarını hakkıyla bilendir . (Nur:41) .
Onlar üstlerindeki göğü nasıl donatmışız bir bakmazlar mı? Onda hiçbir çatlak da yok!Kaf :6) .
Evliyaların büyüklerinden bir evliya(k.s) şunları söylemiştir .
Âlem-i Kebir:
Allah-u Teâlâ bu âlemi büyük bir ceset olarak vücuda getirdi ve o cesede ruh olarak Âdem Aleyhisselâm’ı koydu . Bu âlemden maksat Âdem Aleyhisselâm’dır . Âdem Aleyhisselâm’dan maksat ise insan-ı kâmildir .
Bu âlem görünüşte “Âlem-i kebir” yani büyük âlemdir . Fakat aslında “Âlem-i sağir” yani küçük âlem olup , “Âlem-i kebir” Âdem Aleyhisselâm’dır . Çünkü âlemde mufassal olarak ne ki varsa , hülâsa olarak Âdem Aleyhisselâm’ın vücudunda dürülmüştür ve mevcuttur . Arzın , melekûtun , ceberut ve lâhutun özü ve mânâsı insandır . Bunun için “Âlem-i kebir” denmiştir .
Nitekim Allah-u Teâlâ bir Hadis-i kudsi’de şöyle buyurmaktadır:
“Yere göğe sığmadım mümin kulumun kalbine sığdım . ”
İnsanın bedeni maddi âlemden , ruhu manevî âlemdendir . Onun için bu iki âlemde mevcut olan her şey onda vardır . Yine bu sebepledir ki insan , bu iki âlem arasında bir berzahtır .
Buyurmuştur .
İnsan sadece kendi vücudunu incelese yine eşsiz tek bir olan Yüce Rabbi Allahını bulur . Allaha yöneleni Allah boş çevirmez .
İman ve hidayet kendisinin elinde olan Allah sonsuz Kebirdir . Her türlü büyüklük ve yücelik onundur . Azim olarakda sonsuz büyük . Kebir olarakda sonsuz büyüktür . Allah hep mükemmel ve kusursuzdu . Tastamamdı . İsmi şerifleride öyledir . Bir ismi şerifi asla kulları ile kıyas edilemez . Yani kulun işitmesi ile Rabbinin işitmesi bir değildir . O tüm sesleri işitir , duyar . Bir ses diğerini engellemez . Kalplerin özünü bilen odur . Söylesekde söylemesekde , düşünsekde düşünmesekte Allah herşeyi lafınkiyle bilir .
Allah alemleri ilmiyle kuşatmıştır . Tüm izzet ve şeref onundur . Azamet ve büyüklük onundur . Hükmünde hikmet sahibidir . Zerre zülüm etmez .
Ayeti kerimede:
İşte bu yol Allah’ın hidayet yoludur . Allah kullarından dilediğini bu yola eriştirir . (Kime dilerse ona nasip eder) . Eğer onlar da şirk koşsalardı , elbette yapageldikleri şeyler boşa çıkardı . (Enam:88) .
İmanda , hidayette , doğru yola eriştirmekte Allahın işidir . Kul samimi şekilde tüm kalbiyle Allaha sığınmalı , Allahı bilerek ibadet etmeliyiz . Allah Celle ve Celalühünün kendisini bildirdiği kadar kullarının öğrenmeye çabalaması gerekir . Allah zatı hakkında düşünemeyendir . Fakat eserlerine , yarattıklarına bakılarak Allahın büyüklüğü görülür .
Tüm hamdler , övgüler , şükürler , zikirler Kebir olan Allahadır .
Ayeti kerimede:
O görülmeyeni de bilir , görüleni de bilir . Çok büyüktür , yücedir . (Rad:9) .
O , onların söylediklerinden münezzehtir , yücedir ve uludur . ( İsrâ:43) .
İmam Gazali hazretleri(k.s) esmaül hüsna şerhinde :
“çok yaşamış insana şöyle derler:
O , büyüktür , yani yaşı büyüktür . Çok yaşamıştır .
Ona azimüşşan (azim bir yaşa sahip) denilmez . Zira (Kebir büyük) kelimesi ile (Azim büyük) kelimesi ayrı ayrı yerlerde kullanılır .
Hayatı mahdut olan bir yaratık , biraz fazla yaşamakla (kebir) vasfına layık olursa , varlığının evveli ve sonu olmayan bir varlığın kebir olması pek tabiidir ki evlâdır . . . “demiştir .
Alemleri çepeçevre kuşatan Allah ebetteki alemlerden çok büyük çok yücedir . Hiçbir yarattığına benzemeyen , eşi , benzeri , dengi olmayan Rabbimiz alemlerden müstağnidir . O ganidir . Ayeti kerimelerinde bildirdiği üzere yerlerin ve göklerin mülkü sahibi Allahtır . O öyle kebirdir ki ne başlangıcı ne sonu olmayandır . Hem evveldir . Hem ahirdir .
Zahir , batini her bakımdan büyük ve yücedir . Zamana , mekana ve hiçbir yarattığına zerre muhtaç değildir . Bunun aksine tüm yaratılmışlar Allaha muhtaçtır . Tek gerçek hüküm sahibi Allahtır . Ol diyor oluyor . Dilediğini yaratır kimse engel olamaz . Hükümde onundur , emirde onundur . Bir insanın yaşamını , ölümünü , görüntüsünü , yaşayacaklarını , vereceklerini , yapacaklarını ancak Allah yüce yaratan belirler . Yaratılanların karışması mümkün değildir . Kimini erkek kimini kadın yaratır . İnsanlar anne ve babalarınıda seçemez . Allahın kaderi ve kazası mutlaka dilediği şekilde gerçekleşir .
Ayeti kerimede:
Gaybın anahtarları Allah’ın katındadır , onları O’ndan başkası bilemez . Karada ve denizde olanı da O bilir . O’nun ilmi dışında bir yaprak dahi düşmez . Yerin karanlıkları içindeki tek bir tane , yaş ve kuru her şey apaçık bir kitapta (levh-i mahfuz’da) yazılmıştır . (Enam :59) .
Yeryüzünde yaşayan bütün canlıların rızkı Allah’a âittir . Allah o canlının durduğu yeri ve sonunda bırakılacağı yeri bilir . Bunların hepsi apaçık bir Kitap’ta (levh-i mahfuz’da)dır . (Hud :6) .
Herşey Allahındır . Zahiri ve batıni tüm rızıklarını dilediğine dilediği kadar verir . Tüm kainatı bozulmadan tutan ve yürüten O dur . Kıyameti koparacak yine Allahtır . Zamanını ancak o bilir . Önemli olan dünya olmayıp ahirettir . Allah iman eden , sabır eden , sâlih amel işleyen kullarına ebedi cennetlerini müjdelemektedir .
Ayeti kerimede:
İman edip de sâlih ameller işleyenler ise cennet halkıdırlar . Onlar orada ebedî kalacaklardır . (Bakara:82) .
Büyük bir müjdedir . Geçici olmayıp sonsuz olarak olarakda kalacaklardır . Dünya geçici ahiret kalıcıdır . Kısa bir dünya hayatında sabredip ahiret ekimi yapanlara , Allahın kurtardıklarına müjdeler olsun .
Dünyanın geçiciliğini nefsimize duyuralım . Allahın kanunları ise asla bozulamaz . Yerlerde göklerde onun emri altındadır . Sadece dünyada insanlara ruhsat verilmiştir . Hayır ve şer işleyebilirler . Hangisini işlerlerse kendi nefsleri içindir . Yoksa Allahu Tealanın ne ibadet edilmeye , ne kullarına , ne yardımcıya ihtiyacı vardır . Sürekli yaratır ve dilediği yapar . Rahmetiyle kullarını kurtarmak istemektedir . Bu kadar peygamberler , mucizeler , kitaplar , ayetler indiren Yüce Rabbimiz aklımızı kullanmamızı emretmektedir . Allahı bilen Allahtan en çok korkar . Allahın verdiklerine şükür etmek , emir ve yasaklarına uymak , inkar etmemek elbetteki akılla olur . Zaten hesaba çekilecekler akıl sahipleridir .
Ayeti kerimelerde:
Af yolunu tut , iyiliği emret , cÂhillerden yüz çevir . (Araf:199) .
Putlara tapanlar , müşrik olanlar akıllarını kullanmadıkları için müşrik olmuştur . Oysa yerde ve gökte Allahın varlığına deliller , işaretler vardır . Tüm yaratılanlar bir araya gelse zerre yaratamaz .
Allah ayetlerinde sürekli düşünmeye , aklımızı kullanmaya , tefekkür etmeye çağırır . İbret ve öğüt alanlara ne mutlu .
Ayeti kerimelerde:
Göklerde ve yerde bulunanlarla dizi dizi kanat çırpıp uçan kuşların Allah’ı tesbih ettiklerini görmez misin? Her biri kendi duâsını ve tesbihini bilir . Allah onların yapmakta olduklarını hakkıyla bilendir . (Nur:41) .
Onlar üstlerindeki göğü nasıl donatmışız bir bakmazlar mı? Onda hiçbir çatlak da yok!Kaf :6) .
Evliyaların büyüklerinden bir evliya(k.s) şunları söylemiştir .
Âlem-i Kebir:
Allah-u Teâlâ bu âlemi büyük bir ceset olarak vücuda getirdi ve o cesede ruh olarak Âdem Aleyhisselâm’ı koydu . Bu âlemden maksat Âdem Aleyhisselâm’dır . Âdem Aleyhisselâm’dan maksat ise insan-ı kâmildir .
Bu âlem görünüşte “Âlem-i kebir” yani büyük âlemdir . Fakat aslında “Âlem-i sağir” yani küçük âlem olup , “Âlem-i kebir” Âdem Aleyhisselâm’dır . Çünkü âlemde mufassal olarak ne ki varsa , hülâsa olarak Âdem Aleyhisselâm’ın vücudunda dürülmüştür ve mevcuttur . Arzın , melekûtun , ceberut ve lâhutun özü ve mânâsı insandır . Bunun için “Âlem-i kebir” denmiştir .
Nitekim Allah-u Teâlâ bir Hadis-i kudsi’de şöyle buyurmaktadır:
“Yere göğe sığmadım mümin kulumun kalbine sığdım . ”
İnsanın bedeni maddi âlemden , ruhu manevî âlemdendir . Onun için bu iki âlemde mevcut olan her şey onda vardır . Yine bu sebepledir ki insan , bu iki âlem arasında bir berzahtır .
Buyurmuştur .
İnsan sadece kendi vücudunu incelese yine eşsiz tek bir olan Yüce Rabbi Allahını bulur . Allaha yöneleni Allah boş çevirmez .
İman ve hidayet kendisinin elinde olan Allah sonsuz Kebirdir . Her türlü büyüklük ve yücelik onundur . Azim olarakda sonsuz büyük . Kebir olarakda sonsuz büyüktür . Allah hep mükemmel ve kusursuzdu . Tastamamdı . İsmi şerifleride öyledir . Bir ismi şerifi asla kulları ile kıyas edilemez . Yani kulun işitmesi ile Rabbinin işitmesi bir değildir . O tüm sesleri işitir , duyar . Bir ses diğerini engellemez . Kalplerin özünü bilen odur . Söylesekde söylemesekde , düşünsekde düşünmesekte Allah herşeyi lafınkiyle bilir .
Allah alemleri ilmiyle kuşatmıştır . Tüm izzet ve şeref onundur . Azamet ve büyüklük onundur . Hükmünde hikmet sahibidir . Zerre zülüm etmez .
Ayeti kerimede:
İşte bu yol Allah’ın hidayet yoludur . Allah kullarından dilediğini bu yola eriştirir . (Kime dilerse ona nasip eder) . Eğer onlar da şirk koşsalardı , elbette yapageldikleri şeyler boşa çıkardı . (Enam:88) .
İmanda , hidayette , doğru yola eriştirmekte Allahın işidir . Kul samimi şekilde tüm kalbiyle Allaha sığınmalı , Allahı bilerek ibadet etmeliyiz . Allah Celle ve Celalühünün kendisini bildirdiği kadar kullarının öğrenmeye çabalaması gerekir . Allah zatı hakkında düşünemeyendir . Fakat eserlerine , yarattıklarına bakılarak Allahın büyüklüğü görülür .
Tüm hamdler , övgüler , şükürler , zikirler Kebir olan Allahadır .